31 Mart 2024 tarihinde Pazar günü ülke olarak 2024 Türkiye yerel seçimlerine katılım göstereceğiz. Özellikle yaşadığımız mahallenin muhtarını seçmekle kalmayıp, ilçe belediye başkanımızı ve il belediye başkanımızı da seçeceğiz.

Bu süreçte tüm başkan adaylarına kolaylıklar diliyorum. Bir ülkenin ilini ve ilçesini yönetmek, ülkenin yolculuğu noktasında çok önemli bir köprü olduğundan dolayı, partisi her ne olursa olsun görevini layığı ile yapacak her adaya başarılar diler, süreç boyunca takipçisi olacağımı da belirtmek isterim.

5 yıl boyunca görev yapacak başkanı seçerek onu ödüllendireceğimiz bu süreç içerisinde, görevini nasıl kullandığı ile ilgili tek yetki vatandaşlar olarak “bizde” olacak. Özellikle bir yandan ilçe belediye başkanını görev süresi boyunca gözetirken, bir yandan da il belediye başkanının yaptığı çalışmaları yakından takip ederek bilgileneceğiz.

Ama bir kesim var bırakın bilgilenmeyi “bilgi” ile ilgisi yok. Her gördüklerine inanıyorlar. Siyasi partilerin 31 Mart 2024 tarihinde yerel seçimlerinde aday gösterdikleri tanıtım toplantılarının pek çoğunu izledim ve çoğu tanıtım toplantısını da internet üzerinden takip ettim.

Sosyal medya üzerinde gördüklerim karşısında, gözlerime inanamadım. Bir partinin adayı paylaşılmış ve seçim afişine yer verilmiş. Partisinden dolayı yoğun bir eleştiriye maruz kalıyor.

Başka bir parti adayı daha gördüm. Sırf aday olduğu ilçede bir tane fotoğrafı yok diye bu nasıl aday olmuş diye küfürler savuruyorlar.

Diğer bir parti adayının görseline daha denk geldim. Hayat hikâyesini bile bilmeyen pek çok “vatandaşımızın” görsel altına hakaret ve söylenmesi güç kelimeler ile sitemde bulunduklarını gördüm.

Aslında hani biz diyoruz ya, Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur diye. Aslında biz Türk olarak ülkede seçim olduğunda birbirimizi düşman ilan ediyoruz. Siyasetin ve futbolun bu kadar ayrıştırıcı bir noktaya gelmesinde katkısı olan her kim var ise hakkımı helal etmiyorum.

Aynı süreci Cumhurbaşkanlığı seçiminde de yaşamıştık. Bu süreç hiç değişmiyor. En azından biraz yerinden oynasa diyoruz ama olduğu yerde sekiyor. İnsanlarımız ne zaman seçim nedeni ile birbirine sataşmayı bırakacak bilmiyorum.

Özellikle her gördüğüne inananlar ve özellikle Facebook üzerinde bunu herkesle paylaşmak isteyen bir topluluk da var. Her partiye sallıyorlar, her parti adayına laf ediyorlar ve hep kınıyoruz diyorlar.

Kime hizmet ediyorlar bilmiyorum ama bir yerel seçimde ülke bu kadar kaosa sürüklenecek veya beğenilmeme duygusu bu kadar ağır eleştiri adı altında sergilenecek ise “herkes dört dörtlük” olma kursuna yazılsın.

Sadece parti ve aday üzerinde de değil, futbol veya gündelik haberler üzerinden de kargaşa çıkarmak ve kargaşa beslemesi yaparak yaşamını sürdürenler var. Bu çok ilginç bir görüntü olsa da aslında insanın kendisi ile bir sorunun olduğunu gösterir. Çünkü her insan dört dörtlük olmadığı gibi, hatasını da kabul etmesi gerekir.