Hem dünya hem de ahrette şehit
Son olaylar sonrasında her gün yüreğimize ateş düşüyor, son zamanlarda ülke olarak hiç bu kadar üzüldüğümüzü hatırlamıyorum.
Askerimiz ve polisimiz yapılan hain saldırılar sonucu şehit düşüyor beklide biz bu konuda tek teselli eden durumlardan biri şehit olmaları.
Evet, ateş düştüğü yeri yakar şehitlerimizin aileleri bir ömür bu acıyı yüreğinde yaşayacak, biz ise isimlerini bile hatırlamayacağız.
Ama Cenabı Hak katında kahramanlarımız fedakârlıklarının karşılığını alacak inşallah, vatanını savunurken o büyük mertebe şehitlik mertebesine ulaştılar.
Beklide sadece bu içimize bir nebze su serpecek çünkü düşman kılıcını kuşanmış bize zarar vermek için elinden gelini yapıyor, Allah herkese bu mertebeye ulaşmayı nasip etsin.
Şehit kelimesini duyup da yüreğinde farklı bir ürperti yaşamayan, bir an da olsa manevî bir ruh haline bürünmeyen Müslüman yok gibidir. Arapça bir kelime olan şehit ‘şahadet’ kökünden türemiştir. Çoğulu, "şüheda" ve ‘eşhad’ şeklinde yapılır. Sözlük anlamıyla ‘şehit’ "bildiğini söyleyen", "kesin bir haberi getiren", "bir y erde hazır bulunan", "hazır olan", "bir olaya şahit olan" ve "şahitlik eden" gibi anlamlara gelmektedir.
Şehitlik, İslâm'da en büyük mertebedir.
Şehitlerin Allah katında kadir ve kıymetleri pek yücedir.
Ahrette en büyük rütbenin peygamberlikten sonra şehitlik olduğu belirtilmiştir.
Bunun içindir ki, şehitlerin bütün günah ve kusurları Allah tarafından affedilmektedir.
"Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler, Allahın lütfünden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde, Rableri katında rızıklandırılırlar. Arkalarından gelecek olanlara şunu müjdelemek isterler: Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmezler. Allah´tan bir nimeti ve lütfü ve Allahın müminlerin ecrini zayi etmeyeceğini müjdelemek isterler.” (Al-i İmran, 3/169-171)
Bu durmda olan şehitler yıkanmaz, üzerindeki elbiseler yıkanmaz. O şekilde namazları kılınarak gömülürler. Şehidin kefeni sırtındaki elbisesidir. Bir şehidin yıkanmadan elbiseleriyle gömülmesi için altı şartın olması gerekir. Bu şartlar:
1. Müslüman olmak.
2. Akıllı olmak.
3. Bâliğ olmak.
4. Cünüp olmamak, hayız ve nifas hâlinde bulunmamak.
5. Ölümüne neden olan yarayı aldıktan sonra hemen ölmüş olmak. Vurulduktan sonra, ölmeden önce, yeyip içer, tedavi görürse, vurulduğu yerden başka tarafa taşınırsa veya üzerinden bir namaz vakti geçecek kadar yaşarsa Uhrevî şehit olur.
6. Öldürülmüş olmasından dolayı, öldüren kimseye kısas icab etmek. Yani, hatalı değil de, kasıtlı olarak öldürülmüş olmak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.