Gereksiz afiş kirliliği
Her seçimde olduğu gibi yine yollar, caddeler reklam afişlerinden geçilmiyor.
Hususi reklam panolarının yanı sıra belli merkezler parti bayraklarıyla donatılmış durumda.
Bunların kimileri kopmuş, yırtılmış; yerlere saçılmış durumda.
Sonuç: Parti bayrakları ayaklar altında.
İsraf boyutunun yanı sıra, büyük bir çevre ve göz kirliliği sözkonusu yine.
Ve daha da vahimi var:
Siyasi partiler bu esnada parti reklam afişleriyle birlikte milli bayrağımızı da kullanabiliyorlar.
Bu durumda, aynı şekilde milli bayrağımız da arada kaynayıp, ayaklar altına düşebiliyor.
En çok da bu kahrediyor beni.
Durum bu iken, hele işlek caddelerin refüjleri; refüjlerdeki direkler, ağaçlar…
Her birine değişik partilerden değişik adayların reklam afişleri asılmış durumda yine.
Reklam afişlerinden kastım, bir vaat vesaire değil. Kocaman bir aday resmi, altında ismi, partisi, aday olduğu il ismi; o kadar.
Buradan konuyu şuraya getirmek istiyorum:
İsraf ile çevreye verdikleri zararın, neden oldukları kirliliğin yanı sıra “bu reklamların vatana-millete ve hatta o adaya ne hayrı oluyor” sorusunun da cevabının aranması gerektiği düşüncesindeyim.
Bunu gerçekten merak ediyorum.
Bir vaat, vatandaşa bir söz, millete bir proje yok ki, oy toplama ihtimali olsun.
Bir duyuru içeriyordur, ona da eyvallah.
Ama sadece aday fotoğraf, isim, il ve parti ambleminden ibaret.
Adaylar neden asarlar bunları?
Nedir amaçları?
Acaba, sırf partilerine “çalışıyor” dolayısıyla “çok gayretli” görüntüsü vermek için mi bunca afiş?
Ordan geçen vatandaş o afişi gördü, ismini okudu, fotosunu hafızasına yazdı…
Eeee sonuç?
Fotoğrafın, ismin nesini değerlendirip de oy verecek veya vermeyecek?
Adayın yakışıklı olup olmadığına mı bakacak vatandaş?
Bir vaat, söz, öngörü, proje yok…
Sadece fotoğraf.
Galiba şöyle düşünüyor adaylar: “Beni ne kadar çok vatandaş tanırsa, o kadar çok oy alırım.”
“Tanıma”dan kasıt malum, fotoğrafının görülmesi.
Peki öyle midir?
Vatandaş oyunu kullanırken adaya ne derece bakıyor; adayı tanıyıp tanımıyor olması ne kadar etkili oluyor?
Bu soruların iyi irdelenmesi gerektiği düşüncesindeyim.
Çünkü açıkçası ben, bu tür seçim çalışmalarını doğru bulmuyorum.
Somut projenle, öngörünle, vaadinle, sözünle çık milletin karşısına kardeşim.
Ne o öyle sadece fotoğraf?
Haa parti liderleri için durum ayrı tabi.
Parti liderlerinin, Cumhurbaşkanı adaylarının bu tür seçim çalışması normaldir.
Kişi o liderin veya Cumhurbaşkanı adayının fotoğrafını gördü mü, kafasında birşeyler canlanır.
Zaten ülkemizde siyasi partiler daha ziyade liderleri ile vardır.
Liderlerdir partileri ayakta tutan.
Falanca ilin, falanca sırasındaki milletvekili adayının her tarafa, fotoğraf afişi saçmasının anlamı nedir?
Ne yapsın seni vatandaş?
Vekil seçilince hele ki büyük illerde, mesela Başkent’te kendi iradenle, gücünle iline ne faydan olabiliyor ki?
Ve kim tanır, kim bilir seni?
Tanısa, bilse ne olacak, ne işe yarayacak?
Ha bire israf, ha bire kirlilik.
Yapmayın bunu.
Varsa partinizin genel vaatlerinin, sözlerinin, projelerinin dışında ilinize özgü özel, özgün bir projeniz, sözünüz, vaadiniz varsa bunu afişe edin, bunu anlatın, bunu tanıtın.
Sözün özü:
Milletvekili adayları fotoğraflarıyla değil, seçim bölgelerine özgü projeleriyle, vaat ve sözleriyle tanınmaya çalışmalı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.