Günümüzde nüfusun önemli bir bölümünü oluşturan çocuklar ekonomik açıdan çok önemli bir noktaya geldi. Bu durum da pazarlama alanının dikkatini çekti elbette. Çok küçük yaştan itibaren çocuklar tüketim alışkanlıkları edinmeye, markalarla ilişki kurmaya ve ailenin satın alma davranışlarını etkilemeye başladı. Çocuklar büyük bir pazar alanı oluşturmaya başladıktan sonra pazarlamacılar hem geleneksel medya hem de yeni medya üzerinden hedef kitleleri olan çocuklara mesajlar göndermeye ve satın alma davranışlarını etkilemeye başladı.

Dijital çağa doğan Z kuşağı teknoloji ile büyüyerek yeni medyaya en çabuk uyum sağlayan kuşaktır. Bu kuşak gençler ve çocuklardan oluşmaktadır. Gençler ve çocuklar günümüzde özellikle pandemi döneminde online alışverişe en fazla eğilim gösteren topluluktur. Online alışveriş siteleri ve markalar bu durumu fark edip gençlere ve çocuklara ulaşmanın yolunun yeni medyadan geçtiğini anlamışlardır. Günümüzde hedef kitlesi çocuklar ve gençler olan markalar hem yeni medyadan reklam verip hem de fenomenler üzerinden mesajlar göndererek hedef kitlelerini etkilemektedir.

Fenomenler markalarla iş birliği yaparak sosyal medya uygulamaları üzerinden çocuk ve gençlere ürünün reklamını yapmaktadır. Fenomenler bir ürünü tanıtırken aynı zamanda o ürünü kullandıklarını belirterek, kendilerini takip eden gençler ve çocukları önemli ölçüde etkilemektedir. Severek takip ettikleri insanların kullandığı ürünleri gören Z kuşağı aynı ürünü almak için büyük bir talep oluştururlar. Geçtiğimiz yakın zamanda gelen yeni bir düzenleme ile artık fenomenler reklam yaptıklarını belirtmek zorunda kaldılar. Bu durumun da önemi çok büyüktür çünkü henüz olgun olmayan çocuklar fenomenlerin kullandıkları her şeyi talep ettikleri gibi bu ürünün sağlıklı veya zararsız olup olmadığına bakmamaktadır. Geçtiğimiz zamanlarda birçok fenomen bilinçsiz reklamlar yüzünden birçok genç ve çocuğun zarar görmesine yol açmıştır. Ülkemizdeki bu yeni düzenleme ile reklamın kiminle olduğunu belirtmek zorunda olan ve bu tanıtımın bir reklam olduğunu belirtmek zorunda olan fenomenler yaptıkları reklamları daha da önemser hale geldiler. Bu durum da gençlerin ve çocukların sağlıkları açısından olumlu sonuç doğurmuştur.
Gençler ve çocuklar yeni medya üzerinden trendler oluşturmakta ve fenomenlere büyük önem vermektedirler. Gençler kendi aralarında markaların da tartışmalarını yaparak sosyal medya üzerinden o markayı taşıdıklarını veya bir markanın ne kadar kötü olduğunu paylaşmaktadır. Bu durum da gençler ve çocukları tüketim alışkanlıklarında yeni medyanın büyük bir rolü olduğunu göstermektedir. Bu yüzden çocuklara ve gençlere yeni medya okur-yazarlığı hakkında eğitim verilmelidir ki bu sayede gençler ve çocuklar bu reklam ve tüketim alışkanlıklarının zararlarından korunabilsinler.