Ankara ve Diyarbakır'da iki minik kardeşimiz, okul kantininden aldığı şırınga şeklindeki sıvı çikolatayı yerken kapağının nefes borusuna kaçması sonucu yaşamını yitirdi. Geçtiğimiz günlerde yaşanan bu iki acı ölüm Türkiye’yi yasa boğdu.  

Şırıngalı şeklindeki tehlike saçan çikolataların ülke gündemine oturması ile bizim ilgili yetkililer dört bir koldan başladı kantinlerde zararlı ve tehlikeli ürün avına.

Acı olaydan sonra kantin kantin geziliyor…  Belediyeler, Tarım ve Ormancılık Müdürlüğü ile Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı ekiplerce yapılan denetimlerin ardından, “Kantinlerde sağlık açısından zararlı ve tehlikeli ürünler bulunup bulunmadığı kontrol edildi” şeklinde sık sık haberler servis ediliyor!

Hepimiz görüyoruz herkesi yasa boğan olay sonrası çıkan bu haberleri. 

Peki, sormakta fayda var. Kantinlerdeki zararlı ürünlerin denetimi konusunda geç kalınmadı mı?

Zamanında ve rutin olarak denetim yapılsaydı o zararlı ürünler kantinlere girebilir miydi?

Üzülerek söylüyorum; ama zararlı ve hayati tehlike saçan ürünlerin toplanması için illa birinin ölmesi mi gerekiyordu?

Bundan sonra ne olacak peki? 

Kantinler nasıl ve ne kadar denetlenecek acaba? 

Yoksa olayın acısı unutulunca o söz konusu ürünlere yapılan denetimlerin takibi bırakılacak mı? 

Açık ve net konuşayım, ben bu olaydan da ders almayacağımızı düşünüyorum. 

İki minik yavrumuzun acısı hafifleyince o zararlı ürünlerin yine kantinlerde, marketlerde satılacağı düşüncesi ile kahroluyorum. 

Eğer o ürünler birkaç ay sonra raflardaki yerini alırsa kendimizi kandırmaktan başka bir şey yapmış olmayacağız. 

İnşAllah o ve benzeri sakıncalı ürünler geri gelmez de ben de yanılırım.