Gayret Zamanı
Dünyayı esir alan, devletleri çaresiz bırakan Koronavirüs olmuştur. Her geçen gün ölümler çoğalıyor. Yaşam tarzlarımız, alışkanlıklarımız, ihtiyaçlarımızın değişeceği görünüyor.
Üzerimize düşeni yapmazsak önümüzdeki günlerde virüslerin tekrarı olacağıdır. Esas krizin ekonomide, gıdada olacağı söyleniyor. Dengelerin değişeceği belirtiliyor. Bütün bunların dünya nüfusunun çok fazla olduğu, azaltılması için yapıldığı söyleniyor.
Bu arada:
1- Dünyanın değişik yerlerinde açlıktan ölen insanlar,
2- Bölgesel iç ve dış savaşlardan ölenler
3- Göçlerle gelen krizler, yollarda kamplarda ölenler
4- Arap baharı ile ölen insanlar
5- 15 Temmuz ayaklanmaları gibi sayısız olaylar, sıkıntı ve çaresizliğin getirdiği ölümler
Bu kadar ölümlere rağmen dünya nüfusunu, dünyanın kaldırmadığından, ölümlerin, virüslerin vs çoğalacağı söyleniyor.
Yukarıda saydığımız hususları uzun zamandır konuşulan konular olarak TV’de dinliyoruz.
Bir başka görüşe göre bölüşümün adil olmadığından, şükür yapılmadığından israftan izah ediliyor. Bir başka alıntı yaptığım görüş:
‘Bundan sonra geleceğin dünyasını Ya Allah , Kur’an ve Peygamber yolunda giden müminler ya da İblisin yolunda giden nemrutlar, firavunlar, belamlar ve tağutlar inşa edecektir. Bu mücadelenin sonunda geleceğin dünyası ya iblisin öngördüğü -Dijital Dünya Düzeni- olacak ya da Allah’ın insanlara vadettiği Hak ve Fıtrat merkezli adil dünya düzeni olacaktır. Bu tarafların vereceği mücadeleye bağlıdır .’
Güvenilen silahların hiçbirisi kullanılmadan koronavirüs dünyayı teslim almıştır. İnsanlar evlerinde hapsolmuştur. Ölenlerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Dünyanın yeniden yapılanmasına karşı ne olacak diye insanlar beklemektedir.
Saldırıda hazırlıksız yakalanan ülkeler çaresiz ölülerinin ne olacağını bile beceremeyen devletler, 80 yaş üstünü gözden çıkaranlar, krallar, başbakanlar, zenginler, fakirler herkes esir olmuştur. Herkes bir çıkış yolu aramaktadır.
Şehir hastaneleri, yetişmiş destan yazan sağlık ordumuz, organize olmuş ne gerekiyorsa zamanında yapan, kararlı, çareler üreten devletin yönetim kadrolarının çalışmalarını alkışlayan milletimin çoğunluğu tedavisini başarı ile tamamlayan sağlıkçıların taburcu hastalarını alkışlarla uygulaması, ‘Biz bize yeteriz’ çağrısı ile ben de buradayım diyen aziz milletim.
Bugünleri başarı ile yaparsak, yapılacaklara ne kadar uyarsak kısa sürede atlatırız. Evden çıkmayan, tecrit olan 65 yaş üstü de bu tavırları ile alkışlanmalıdır. 14 kurala aynen uymalıyız. Uymadığınızda daha büyük dalgalar gelir. Ölülerimiz çoğaldıkça yüreğimiz yanar. Kainatın her yeri mescittir. Onun için kurallara uymalıyız. Evde kalmak istemiyorsak, ekonominin etkilenmesini istemiyorsak tavafın sayın başlamasını Arafat’ta duaların başlamasını istiyorsak bir an önce normale dönmek istiyorsak kurallara aynen uymalıyız.
Allah, bize yeryüzünü imar görevi vermiştir. Canımızı ve canları yaşatma görevi vermiştir. Allah’ın ipine hep birlikte sımsıkı sarılmalıyız. Allah’ın kulu görevlerini bir an önce öğrenip hayatımıza uygulamalıyız.
Allah’ım Kur’an’da ne emrediyorsa, Peygamberimiz nasıl uyguladıysa öyle yaşamalıyız. Allah’ın kulum dediği müjdelerine nail olursak zafer bizimdir. Yeter ki yeni yapılanmada yerimizi zamanında alalım. Yürüyüşte geride kalmamalıyız. İnsanları ve insanlığı yok etmek için virüsle saldıran insanlar, tarihte de olmuştur. Biz Hakk’ın ve haklının mazlumun hizmetinde olursak zafer bizimdir.
Vakit geçmeden, iblisin ordularına aldırış etmeden, vahyin aydınlığında kurtuluşa yürüyelim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.