TBMM yoğun bir mesai harcadı.

Milletvekilleri sabahlara kadar çalışarak, Anayasa değişiklik teklifinin ilk tur görüşmelerini tamamladı.

Böylelikle ilk tur oylamaları geride bırakılmış oldu.

Öncesinde birileri hep AK Parti ve MHP’de sürpriz “fireler” yaşanabileceğini söylüyorlardı.

Biraz da öyle olmasını istedikleri için olsa gerek, gözleri kulakları gelecek “fire” haberlerindeydi. 

Bu tahminleri doğru çıktı mı?

Çıkmadı ve en baştan yanılıyorlardı.

Hatta çıkmayacağını kendileri de biliyorlardı da, hayırcılar lehine bir rüzgar estirebilir miyiz diye düşündüler.

Tamam…

Görüşmelere başlanabilmesine dair ilk oylamada 338 EVET oyu çıkması, AK Parti ve MHP yönetimlerini biraz tedirgin etmedi değil.

Her ne kadar 338 oy ile gerekli olan 330 aşılmışsa da, daha yüksek bir sayı bekleniyordu.

Ama sonuçta 330 sınırı 8 oyla geçilmiş oldu.

Önemli olan da bu değil mi?

Ve maddeler…

Neredeyse hiç biri 340’ın altına düşmedi.

Zaten AK Parti+MHP’den beklenen toplam EVET sayısı 340’larda.

Biliyorsunuz, Meclis Başkanı rahatsızlığı nedeniyle görüşmeleri yönetemedi. Yerine bir başka AK Parti’li isim genel kurulu yönettiği için AK Parti 1 eksikle oylamalara katılmış oldu.

Böylelikle AK Parti’den oy kullanan vekil sayısı 315 olarak gerçekleşti.

MHP’nin vekil sayısı da 39.

Bu 39’un 5’i HAYIR kullanacağını açıklamıştı zaten.

Bilinen hayırcılar düşüldüğünde, AK Parti+MHP 349 yapıyor.

Teklifin maddeleri de 340’larda değişen EVET’lerle kabul edildi.

Evet, muhtemeldir ki MHP’den bilinenin üzerinde HAYIR oyu çıktı.

Ama bu sonucu değiştirecek oranda olmadı.

Bu durumda “fire”den söz etmek ne kadar gerçekti olur ki?

Fireden söz etmek için teklifin 330’un altında kalması gerekmez mi?

***

“Fire lobisi” ümidini tümüyle yitirmiş değil.

Şimdi de “önemli olan ikinci tur” diyorlar.

“Hayırcıların” kendilerini asıl ikinci turda göstereceğini ileri sürüyorlar.

Güya, AK Parti ve MHP’de başka hayırcılar varmış fakat bunlar kendilerini ikinci tura saklıyorlarmış!

Özellikle teklifin bazı maddelerinde bunlar hayır oyu kullanabilirlermiş!

Ayrıca ikinci tur sonunda bir de teklifin geneli üzerinde oylama yapılacak.

Bu gizli hayırcılar için “burada da devreye girebilirler” diyenler var:

“Geneli üzerinde yapılan oylamada EVET 330’un altında kaldı mı, teklif Meclis’ten geçmemiş olacak.” 

***

Anlayacağınız, son dakikaya kadar yani geneli üzerinde yapılacak oylama sonucuna kadar “fire lobisi” işbaşında olacak ve “Hayır rüzgarı estirme gayretlerini” sürdürecekler.

***

Peki böyle bir ihtimal var mı?

Matematiğe vurursak işi, var elbette.

Kimi vekiller ikinci tur oylamalarında veya geneli üzerinde yapılacak son oylamada fikirlerini değiştirebilir.

Veya gerçekten ilk turda EVET oyu kullanmış ama ikinci turda, hatta geneli üzerinde yapılacak oylamada HAYIR oyu kullanmayı bekleyen vekiller de olabilir.

İhtimal dahilindedir.

Lakin ben bunu çok düşük bir ihtimal olarak görüyorum.

Teklifin ikinci tur oylamaları da yine 340’larda EVET’lerle kabul görecektir.

***

Bu arada HDP’liler oylamalara katılmıyor.

Güya tutuklu vekilleri için genel kurulu, teklifi protesto ediyorlarmış.

CHP’nin muhalefet şekli de kabul edilemez.

Düşüncelerini söylemekten öte, genel kurul çalışmalarını tıkamaya yönelik.

Bu nedenle geçtiğimiz hafta yumruklu-ısırmalı kavgalar yaşandı.

Meclis’imize hiç yakışmayan görüntüler verildi.

***

Sonuçta, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın da dediği gibi bu anayasa değişikliği Meclis’ten geçecek ve halkın önüne gelecek.

Son kararı millet söyleyecek.

Referandum için Mart sonu-Nisan başı tahmini yapılıyor.

Millet sandığa gidip, anayasa değişikliğiyle ilgili kararını verecek.

CHP’liler teklifi rejim değişikliği olarak lanse ediyor.

AK Parti+MHP ise bunun bir rejim değişikliği değil, sistem değişikliği olduğunu söylüyor.

Her ne ise, rejim değişikliği ise de, Başkanlık ise de, güçlendirilmiş Cumhurbaşkanlığı sistemi ise de…

Millet her şeyin farkında olsa gerek.

Tartışmalara son noktayı millet sandıkta koyacaktır.

***

Bu arada 18 maddelik teklif neler getiriyor, bir de onları hatırlayalım:

*Milletvekili seçilme yaşı 18’e indiriliyor. Şuan 25.

*Milletvekili sayısı 600’e çıkarılıyor. Şuan 550.

*Cumhurbaşkanı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne karşılıklı olarak fesih yetkisi veriliyor.

*Cumhurbaşkanı’nın partisiyle ilişkisi kesilmeyebilecek. Cumhurbaşkanı partisi genel başkanlığı görevini sürdürebilecek.

*Genel seçimler ile Cumhurbaşkanlığı seçimleri beş yılda bir, aynı gün yapılacak.

*Cumhurbaşkanı; cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanları atayacak ve görevlerine son verecek. Üst düzey kamu yöneticilerinin atanma ve görevden alınmasını kararnameyle belirleyecek.

*Askeri yargı kaldırılıyor.

*Cumhurbaşkanlığına, siyasi parti grupları, son genel seçimlerde geçerli oyların tek başına veya birlikte en az yüzde 5'ini alan partiler ile en az 100 bin seçmen aday gösterebilecek. Cumhurbaşkanı, yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabilecek.

*Cumhurbaşkanı, seferberlik, ayaklanma, vatan veya Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışmanın, ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması hallerinde de Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edebilecek.

*Cumhurbaşkanı, bir veya daha fazla cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilecek. Cumhurbaşkanı hakkında, bir suç işlediği iddiasıyla TBMM üye tam sayısının salt çoğunluğunun vereceği önergeyle soruşturma açılması istenebilecek.

*Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun adı, Hakimler ve Savcılar Kurulu olacak, 13 üyeden oluşan kurul, 2 daireyle çalışacak. Kurulun 4 üyesi cumhurbaşkanınca, 7 üyesi TBMM tarafından seçilecek. Adalet Bakanlığı Müsteşarı, kurulun doğal üyesi olacak.