Erteleme haftası ve Arda Güler
Bugünkü yazımda 2 ana başlık üzerinden gideceğim. Öncelikle Süper Lig’de erteleme haftasını değerlendirelim.
Galatasaray’da taşlar yerine oturmuyor
Değerlendirmeme Galatasaray ile başlamak istiyorum, sarı-kırmızılılar Süper Lig’de erteleme haftası kapsamında İstanbulspor ile karşı karşıya geldi. Okan Buruk tam olarak beklenen kadroyla sahaya çıktı. Oynanan oyun ise kimseyi tatmin etmedi. Galatasaray’da orta sahadan hücuma geçişlerde büyük sıkıntı var. Özellikle 10 numara pozisyonunda Hakim Ziyech olmadığı zamanlarda büyük sıkıntılar yaşanıyor. Savunmadan top bir şekilde çıkıyor, orta saha zaten Torerira’ya emanet ancak 2’nci vitesten 3’e atma kısmında büyük sıkıntılar yaşıyor Galatasaray. Bunu da Mertens’in pasör bir 10 numara olmamasına bağlayabiliriz. Sarı-kırmızılıların ne yapıp edip Hakim Ziyech’i oraya monte etmesi gerekiyor. Gelelim Galatasaray’ın ‘bence’ 2’nci sıkıntısına. Angelino… Tecrübeli sol bek geldiğinden bu yana defansif zafiyetleriyle ön plana çıkıyor. Tamam, herkes biliyordu zaten Angelino’nun defansının kötü ve ofansif anlamda daha güçlü olduğunu ancak ofansif anlamda da bir şey göremedik. Galatasaray’ın bu sorunlara çözüm bulması gerektiğini düşünüyorum.
Kartalda her şey kötüye gidiyor
Gelelim Beşiktaş’a, her şey kötü gidiyor Beşiktaş’ta. Şenol Güneş’in son günlerine yaklaştığını düşünüyorum. Ancak Şenol hocanın bu kötü gidişatta bir suçu olmadığı kanaatindeyim. Eline verilen malzeme gerçekten kötü bir malzeme. Yapılan transferler tamamen fiyasko. Hele bir Onana transferi var ki, evlere şenlik… Adana Demirspor maçı özelinde söylenecek çok bir şey yok aslında. Beşiktaş hem oyun anlamında hem fizik anlamında Adana Demirspor’a ezildi. Aboubakar etkisizdi, Cenk bir kanat oyuncusu olmadığını yine gösterdi. Beşiktaş’ta acilen bireylerin değişmesi gerekiyor, gereken de açıkçası bariz bir şekilde ortada. Yönetimin biz bu işi beceremedik deyip çekilmesi gerektiğini düşünüyorum.
En formda takım Fenerbahçe!
Ligin en formda ve en iyi futbolunu oynayan takımı Fenerbahçe ile devam edelim. İsmail Kartal hakikaten harika işler yapmaya devam ediyor. Fenerbahçe her geçen gün oyun kalitesini artırarak ilerliyor. Değinmek istediğim bir oyuncu var… İsmail Yüksek, geçen yazılarımda çok eleştirdiğim İsmail’i tebrik etmek istiyorum. İsmail belli bir kalitesi olan iyi bir oyuncu, ancak bazen sahada ekstra arayışlara girmesi onu sıkıntıya sokuyor. Gördük ki basit oynadığı zaman gerçekten Fenerbahçe’nin oyununa büyük katkıları oluyor. Umarım İsmail ve Fenerbahçe böyle devam eder.
Arda Güler’in bahtsızlığı ile yazımı sonlandırmak istiyorum
Arda Güler, bana göre Türk futbolunun görüp görebileceği en büyük yetenektir. Bu yüzden zaten Real Madrid gibi dünyanın en büyük takımlarından birisine transfer oldu. Ancak güncel sakatlık durumunu gördüğümüzde Arda bir sene daha Fenerbahçe’de kalabilir miydi diye düşünmüyor değilim. Saçma gelebilir size ancak, ülkemizde yapılan antrenmanların ağırlığı ile dünyanın en büyük liglerinde yapılan antrenman arasında dağlar kadar fark olduğunu düşünüyorum. Arda’da bence bu antrenman temposuna dayanamadı. Umarım Arda bu sakatlık sorununu atlatır da bize o eski günlerinden enstantaneler izletir. Arda’yı gerçekten çok seviyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.