Eringen Türk Gençliği
Hep bir ülkenin kalkınması için önce kültürel ve sanatsal alanda gelişmesi gerektiği söylenir durur. Maalesef bu ülkemizin en büyük hastalığı, ben burada imkânları eleştirmekten çok gençliği eleştireceğim. Eleştirim bütün Türkiye gençliğine değil elbette istisnalar var ama gençliğin büyük bir kısmı çağ atlamamızı sağlayacak kültürel, ilmi ve bilim alanında yetersiz. Bu yetersizliğin tamamen tembelliğe bağlı olduğunu düşünüyorum, özellikle hiç sevmesem de kalıplaşmış şekilde kullanılan muhafazakâr kesimde bu tembellik hat safhada. Çünkü şuan ülke iktidarını elinde bulunduran AK Parti bu kesimin gelişmesi için elinden geleni yaparken gençler üzerine düşeni yapmıyor. Birçok insanın ulaşamayacağı imkânlara sahip olduğu halde gençliğimiz adeta kala kalmış durumda. Sadece maddi anlamda değil manevi anlamda da gençliğe her türlü destek ve imkân sağlanıyor. Gençliğin zekâsında bir sıkıntı yok, en büyük sıkıntının erinmek ve tembellik olduğu düşüncesi bende hâsıl. En iyi sanatçılar, en iyi sporcular, en iyi yazarlar saya saya bitiremeyeceğim en iyiler gençlik için seferber olmuşken bunun karşılığı gençliğimizde yok.
VATANDAŞIN ÇARESİ CİMER
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’da bu alanlarda yaşanan sıkıntıları dile getirmişti. Böyle bir endişesi olması ve bunu dile getirmesi beni mutlu etti. Belki vahim bir tablo karşısında nasıl mutlu oluyorsun diyebilirsiniz ama ülkemizin en üst makamında yer alan liderin bu tablonun farkında olması çok önemli. Niye mi önemli, Türkiye’de şuan büyük çoğunluk derdini çözmesi için Cumhurbaşkanımıza müracaat ediyor. Şuanda Türkiye’de daha çok CİMER ve medya vasıtasıyla derdi olan insanlar Cumhurbaşkanına ulaşabiliyor ve dertlerine çözüm bulabiliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirebilirsiniz ama atalarımızın dediği gibi “yiğidi öldür hakkını yeme.” Ortada bir Recep Tayyip Erdoğan gerçeği var. Bir zamanların liderleri gibi alışveriş yaptığı mağazanın karşısında tenis oynayarak gününü geçiren bir lider değil. Vatandaşın derdiyle dertlenmiş ve halkın içinden olan bir lider. Şuanda insanlar dertlerine çare ararken akıllarına en başta Cumhurbaşkanı geliyor, gelmesi de çok normal. Geçen bir büyüğüm herkesin CİMER’e yazması noktasında biraz dertlenmişti, çünkü olur olmaz insanların yalan yanlış beyanlarla kurumları yıprattığından bahsetti. Belki bulunduğu konuma baktığımız zaman dertlenmekte haklı bulabiliriz ama yalan elbet ortaya çıkar. Ya dertli olan vatandaşlar onlar ne olacak, onlar nasıl haklarını arayacak. CİMER ve Cumhurbaşkanı artık vatandaş için bir çare haline geldi. Yeri geldiğinde bende Türkiye’nin ve AK Parti’nin politikalarını eleştiriyorum ve eleştirinin de doğruyu bulma yolunda en önemli etkenlerden biri olduğunu düşünüyorum. Ama sadece olumsuz eleştiri yoktur hayatta olumlu eleştirilerde vardır. Yazdıklarım Recep Tayyip Erdoğan’ın aldığı binlerce olumlu eleştirilerden biridir.
ELEŞTİRİ SADECE OLUMSUZ OLMAZ
Cumhurbaşkanımızın gençliğin üzerinde bulunan ölü toprağını atması için çağrıda bulunması gerekli, benim derdimde bu. Bu derdime de çoğu insanın yaptığı gibi Cumhurbaşkanı’ndan çare arıyorum. Yoksa gençlik kendi haline bırakılırsa değişen bir şey olmayacak, çünkü gençlik enerjisini tüketmek üzere, üzerinde bulunan tembellik toprağını atmadığı sürece kültürel ve ilmi alanda gelişme beklemiyorum. Devletimiz bu duruma büyük önem veriyor ama bence destekler artmalı. Çok değerli kurumlarımız var bunlara yapılan destekler artarsa gençlik bir nebze olsun ayağa kalkabilir. Türkiye’nin STK’ları maddiyat, makam yarışının olduğu kurumlar olmaktan çıkarılmalı ve işler ehline verilmeli.
FARKLILIKLARIMIZLA TÜRKİYE’YİZ
Hep eleştirdiğimiz sol kesime dillendirmesek te kültürel, ilim ve bilim alanında özeniyoruz. İmkanları muhafazakar kesim kadar olmasa da bu alanlarda daha iyi durumdalar. Türkiye’nin en iyi yazarları, en iyi tiyatrocuları, en iyi sinemacıları onlarda, 15 yıldır iktidar tüm imkânlarını aktarmasına rağmen muhafazakâr gençlik adeta yerinde sayıyor. Hepsi ülkemizin birer değeri olan sanatçılarımıza ve gençlerimize ise vatana, millete, İslam’a yanlış yapmadıkları zamanda lafım yok. Herkesin ideolojisi kendini bağlar, biz fa
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.