En Sevgili Ey Sevgili
Ümmeti… ümmeti diyerek doğdu alemlerin Peygamberi, O nuru uğruna yarattı Mevla bu alemi…
Evet… bundan tam 1444 yıl evvel iştirak etti aramıza O Kutlu Nebi, alemlerin rahmeti, son Peygamberi.
Güçlünün güçsüzü ezdiği, zenginin fakire üstünlük sağladığı, insan hakları diye bir kavramın olmadığı, kız çocuklarının diri diri toprağa gömülerek öldürüldüğü, kadının insan yerine bile alınmayıp zerre değer verilmediği, zulmün had safhaya yükseldiği ve kısacası insanların Allah’ı unuttuğu bir dönemdi. Sonra Allah yeryüzünde adaleti sağlamak için gönderdi alemlere rahmet olarak yarattığı O Nebi’ yi. Çünkü, artık yapılanlar dokunmuştu Gayretullah’ a, tıpkı bugünkü gibi…
Aynı şeyleri yaşamıyor muyuz şimdi de? İnsanlık belki de bugünkü kadar hiçbir dem’de zulüm görmedi. Dünyanın her bir yerinde hatta fazlası! Sırf inançları uğruna katledilen insanlar… masum çocuklar, yaşlılar, kadınlar…
nasıl bir vahşete düştük Ya Resulallah! Senin yolundan ayrıldık ta nasıl bir delalete düştük ? Artık müslümanlar toparlayamıyorlar. Nedir bizim üzerimizdeki imtihan! Ne zaman duracak masum kanı? Doğu Türkistan kan ağlıyor, Orta Doğu kan ağlıyor.
Bir anlık zevkleri uğruna kızlarımızı hunharca katledenler… makam ve mevkii uğruna dünyalık hırsları için, kendi inançları dışındaki insanları, masum yavruları gözünü bile kırpmadan katledenler… yıllarca aynı safta durduğumuz, beklide en güvendiğimiz sözde Müslümanlar… başkalarının hakkını gasp edip, devletin her kademesini kılcal damar gibi saran hainler… bizden gibi görünüp dış mihraklara kardeşini satan münafıklar…
biz unuttuk Ya Resulallah seni. Unuttuk hani ‘ komşusu aç iken tok uyuyan bizden değildir’ dediğini.
Sonra unuttuk ‘ Müslüman elinden ve dilinden emin olunan kimsedir’ dediğini. Unuttuk Ya Resulallah ‘ devlet büyüğü ile başlanmayan dua kabul olunmaz’ dediğini.
Unuttuk merhameti, şefkati, saygıyı, hürmeti…
Şimdi aynı binada oturduğumuz komşularımızı bile tanımaz olduk, biri ile asansörde karşılaşıp selam vermekten korkar olduk. Nerde kaldı komşunun açlığı? biz bunları düşünmez olduk!
‘Müslüman elinden ve dilinden emin olunan kimsedir’ ne güzelde buyurdun. Her şeyi ile tastamam Müslüman! Artık biz, din kardeşimize güvenmez olduk. Katiller, hırsızlar, arsızlar hep bizim aramızdan çıkar oldu. En güvendiğimiz din kardeşimize bile arkamızı dönemez olduk.
Unuttuk devlet büyüğümüze dua etmeyi, paralel örgütler kurup, istikrarı bozmak, devlet kademelerini ele geçirip dış mihraklara servis etmek için hain olduk!
Biz unuttuk Ya Resulallah teslimiyeti. Şimdi duamız; Mevla bu kutlu doğumun ve üç ayların hürmetine, Müslümanlara birlik, dirlik, samimiyet ve teslimiyet nasip etsin. Efendimizin doğumunun 1444. Yılı hayırlara ve insanlığın kurtuluşuna vesile olsun. Selam ve dua ile…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.