Toplumsal hayata yön veren ve onu şekillendiren toplumun temel dinamikleri olan sanat kültür ve edebiyattır. Üçünün bir arada disiplin olarak düşünürsek ona da bilim diyebiliriz.

Avrupa –Asya- Ortadoğu jeopolitiğindeki ülkemiz hem batı medeniyeti hem kadim Anadolu medeniyeti ve hem de Ortadoğu medeniyeti ile sentez yaparak geleceğe yön vermeye çalışmaktadır…

Son dönemde özellikle Suriye kuzeyi, Irak kuzeyi, Arap baharı, Karabağ Azerbaycan merkezli olaylar toplumsal refleksimizin daha milliyetçi ve muhafazakâr düşünmemizi sağlamıştır.

Olumlu bir gelişme, fakat bu olumlu gelişmenin sanat dünyasında aynı şekilde yansımadığını görüyoruz…

Son birkaç yıldır yayınlanan tarihi değerimizi ön plana çıkaran sinema ve dizi film eserleri gençliğin günümüz medeniyet ve teknoloji algısını anlamasında çelişki içerisinde olmasına yol açıyor.

Özellikle Diriliş, Sultan Alparslan, Melikşah, Barbaros benzeri yapımlara yüklü miktarda para harcanması gençliğin geçmişe bakış açsını ve yorumlama yeteneğimi olumsuz etkilemekte.

Özelde senaryo ve fikir olarak değerli olan fakat hedeflenen amacı gerçekleştirime de amcacına ulaşılıp ulaşılmadığı sorgulanması gereken dizililerde; entrika, kavga, öldürme ve kan endeksli sahneler gençlerin düşünme yerine hazıra konma ve hazırdan elde etme fikri kazanmasına yöneltmektedir.

Bu tip dizilerin verebileceği en önemli mesaj o dönemlerde ki başarı ve muvaffakiyetlerin en temelinde bilime olan saygı ve değer verme, düşünme, birlik ve beraberlik içerisinde yaşamaya önem verme, Üretme ve üretene saygı duyma, bilim ve liyakat olmalı idi…

Her biri çok emek harcanan ve oldukça maliyetli olan prodüksiyonlarda ana tema entrika ve kan dökme ve savaş kültürü…

Kazanılan her savaş da kılıç ve bilek gücü ile olduğu akil ve strateji oluşturmanın geri planda olduğu varsayımları izleyenlerin düşünme ve yaratıcılık yeteneklerini geliştirmesine destek olmuyor.

Yokluktan zirveye çıkılan her başarı akıl ve strateji ürünüdür.

Temelinde akıl ve strateji olmayan hiçbir hikaye başarılı olamaz…

Çocuklarımıza en değerli geçmiş başarılarımızın akıl ve strateji bütünlüğü ile oluştuğu ve akıl ve strateji geliştiremeyen hiçbir komutan ve liderin toplumunun medeniyetini yukarılara taşıyamadığını anlatalım yeter…

Bu millet hamaset ve entrika dolu dizilerle ne geçmişini öğrenmeli ne de geleceğini kurgulamalıdır.
Hollywood prodüksiyonları izleyenleri düşünmeye ve sorgulamaya davet eder. Gelecek kurgusu yapar. Geçmişi kendi fantastiğinde görür fakat geçmişe dair sorgulama ve düşünme yeteneğine göre yapımlar üretir. İzleyici hem geçmişi sorgular ve hem de geçmişteki strateji ve akıl yürütmeleri bugüne yorumlar.

Bugün Hollywood prodüksiyonlarında yüzyıl sonrasını planlayan ve kurgulayan yapımlar izleyiciye gelecekte nasıl bir hayatı bekleyeceğini düşünmesini sağlar.

Bu nedenle sanat dünyamız kendini sorgulamalıdır.

Yön veren teşvik uygulaması yapan kurumlar sorumluluk almalıdır.

Biz buna layık değiliz…

Saygılarımla…