Dijital güncelleme
Gün geçtikçe değişen dünya ve Türkiye birçok alanda değişikliklere ve yenilemeyi gerektiriyor. Her alanda yaşanan gelişmeler insanların ve içinde yaşadığımız sistemin yenilenmesine güncellenmesi sebep oluyor. Özellikle gençlerimizi ve çocuklarımızı geleceğe hazırlayan eğitim alanında yapılan değişiklikler güncellemeler bugünden çok geleceğimizi yarınlarımızı korumak adına yapılan yatırımlar olarak görünüyor.
Günümüz şartlarınca gelişen teknoloji ve kullanım alanları artış her bilgiyi daha taze ve daha güncel olmasını gerektiriyor. Dijital dünyada neredeyse her alanda yanımızda olan teknoloji ve teknolojik aletler insanları kendilerini geliştirme sebebini doğurdu. Bankacılıktan, sağlığa, iletişimden, ulaşıma, sosyal medyadan, eğitime her konuda artık hayatımızda yer alan bir yazılım bir program bir yenilik var.
Tabii ki bu hayatı kolaylaştıran ve basitleştiren teknoloji yanı sıra güvenlik problemlerini ve bazı olumsuzlukları da yanında getiriyor. Yaşadığımız çağın gerekliliklerinden birisi olan dijital beceriler, siber güvenlik ve kişisel verilerin korunması adına yapılan çalışmalar hız kazanıyor. Ortaya çıkan dijital dolandırıcılık vakaları ile kişisel verilerin önemi ve koruma yöntemleri her zaman gündemde kalıyor.
Geçtiğimiz günlerde gazetemize özel açıklamalarda bulunan Türkiye Bilişim Derneği Genel Başkan Yardımcısı Ali Yazıcı konu ile alakalı olarak, Türkiye’de dijital becerileri geliştirmek ve vatandaşı bilinçlendirmek için çalıştıklarını belitti. Yazıcı, “Dijital becerilerin geliştirilmesi için ilkokuldan başlayarak Milli Eğitim müfredatlarına dijital eğitim verilmeli. Sadece toplumu bilinçlendirmekle kalmıyoruz, aynı zamanda yasal mevzuatın dijital çağa uygun hale getirilmesi için de çalışmalar yapıyoruz. Türkiye Bilişim Derneği, kişisel verilerin korunması konusunda yaptığı çalışmalarla toplumda farkındalık oluşturmayı amaçlamaktadır” dedi.
Yayılan teknoloji ile hayatın her alanında eğitimin ve güncellemelerin olmasına dikkat çekerek farkındalık ortaya koymaya çalıştıklarını söyleyen Yazıcı, “Yaptığımız çalışmaların temel amacı, toplumda kişisel verilerin korunması konusunda farkındalık oluşturmak ve toplumun dijital becerilerini geliştirmektir. Dernek olarak, kişisel verilerin korunması kanununun çıkması için katkılarda bulunduk. Yasa çıktıktan sonra da kamu kurumlarının bilinçlendirilmesi ve vatandaşların sayısal okuryazarlıklarının arttırılması için çeşitli faaliyetlerde bulunuyoruz. Bu faaliyetler arasında etkinlikler, kurultaylar ve konferanslar yer almaktadır. Ayrıca, televizyon programlarına katılıyor ve güvenlik ve mevzuat çalışma gruplarına aktif olarak dahil oluyoruz. Bu sayede, dijital dünyada karşılaşılan sorunlar hakkında toplumu bilgilendiriyor ve farkındalık ortaya koyuyoruz” sözleri ile farkındalığa dikkat çekmişti.
Yazıcı, sadece farkındalıkla dijital çağa hazır olmayacağımıza dikkat çekerek toplumda dijital anlamda eğitim verilmesinin önemine dikkat çekti. Demiştik ya gün geçtikçe gelişen teknoloji güncellenen hayat tarzı ve ihtiyaçlar eğitiminde güncellenmesini gerektirdi. Yazıcı haberimizde konu hakkında şu açıklamalarda bulunmuştu: “Sadece toplumu bilinçlendirmekle kalmıyoruz, aynı zamanda yasal mevzuatın dijital çağa uygun hale getirilmesi için de çalışmalar yapıyoruz. Bu konuda kamu kurumlarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Yasal düzenlemelerin dijital çağa uygun hale getirilmesi için öneriler sunuyoruz. Ayrıca, dijital becerilerin geliştirilmesi için eğitim sürecinin ilkokuldan başlayarak Milli Eğitim müfredatlarına dahil edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu sayede, toplumun dijital dünyada daha güvenli hareket etmesini sağlayabiliriz.”
İnsan değişken öğrenmeye ve eğitilmeye açık bir varlıktır. Değişen ve gelişen dünya da geri kalmamak adına her yaşta aldığımız eğitim ve öğretimlerle kendini günceller ve yaşadığı şartlara uyum sağlar. Yaşadığımız dijital çağda küçükten büyüğe doğru ve yerinde kullanabilmek için eğitim ve öğretim anlamında da vatandaşlarımızın kendini güncellemesi şart oldu.