Türkiye'de kamu kurum ve kuruluşlarında yaşanan sorunlar zaman, zaman dile geliyor. Ayrıca kamu kurumları ile sorun yaşayan insanları, aynı sorunlar bizimde başımıza geldiği zaman anlayabiliyoruz. Çünkü Türkiye'de resmi kurumlara karşı bir tutum var ve bundan hemen herkes olumsuz olarak etkilenebiliyor.
Bunun nedeni herkesin birilerini "git ne yaparsan yap" dercesine ilgisizce kovması. Bunları neden söylüyorum çünkü yaşadım ve gördüm.  Benim yaşadığım sorunlar "tecil bozdurup askere gitme" merakım yüzünden başıma geldi.
Bu konuyu fazla uzatmadan şu şekilde madde, madde anlatayım;
1- E-devlet MSB ASAL yoklama üzerinden başvuru yaptım 6. denememde anca kabul etti. 6. defaya kadar uğraşmasaydım Sincan'dan, Cebeci askerlik şubesine 1 saat yol gitmek zorunda kalacaktım. Ama lafa gelince e-devletin varlığı herkesi yüceltiyor. Çünkü sıkıntısız işlem yapıldığı sanılıyor.
2- Başvurumu yaptım askerlik muayenesi için sağlık ocağına "aile hekimime" gittim. Göz muayenesinde 2,3 harfi yanlış gördüm ve uzağı görme konusunda çok az bir sorun yaşadığımı dile getirdim. Sağlık ocaklarında göz kontrol adında hiçbir yer olmadığı için devlet hastanesine gitmem söylendi.
İşte sorunlar şimdi başlıyor;
3- Devlet hastanesine gittim "doktorun diğer semtte yer alan birimde olduğu söylendi" yani boştan yere hastaneye gelmiş oldum. Neyse dolmuşa bindim diğer semt birimine gittim 8'de orda olması gereken doktor 9'da geldi. Zaten kapıda 30 kişi bekliyordu. Doktor 9'da gelse bile sorun yok gibi kimseye en ufak bir açıklama yapılmadı.
4- Sıram geldiğinde odaya girdim. Gözlerimin kontrolü yapıldığında "aile hekimi seni buraya boşa göndermiş bir şeyin yok" denildi. Kağıdı onaylayıp elime tutuşturdular. 
5- Askerlik şubesine gittim sağlık kontrol evraklarımı teslim etmek için orada sıkıntı girişte başlıyor. İlk kimlik kontrol, diğeri danışmadan kimlikle yeni kayıt ve sıra numarası verme işlemi bu ikisi en az yarım saat sürüyor. 
6- Sıra verilen askerlik şubesinin memuru ile görüşürken "memurlar arasında" dedikodular ve karşıda oturan bir insan değil gibi lakayt tavırlar. Git bunu imzalat, git bunu mühürlet gibisinden azarlamalar.
7- İşlemler tamamlandıktan sonra imzalanan bir kağıdın kopyası ve sadece kağıdı verip gidebilirsiniz demeler.
Devletin herhangi bir kurumunda bu sorun illaki yaşanıyor. Buna yakın sorunlar Sosyal Güvenlik Kurumu ile başıma gelmişti ama o daha komikti. Yani diyeceğim şu. Bu kadar insan devlet kurumu haricinde başka bir yere gidemeyeceği için otomatikman devlet kurumuna mecbur durumda. Ama devlet kurumlarında görevli memurlarda o koltuklarda oturmaya mecbur olduklarını unutmamalı. Bu görevlileri denetleyen ya da böyle rahat tavır takınmasını sağlayan kim varsa kulaklarını çekmeli. İnsanlara karşı "al git, al git" düşüncesinden ziyade "evraklarda resmiyetin" korunmasından yanayım.