Değer veriyor muyuz?
Dün babalar gününü kutladık. Anneler günü ve babalar günü gibi bu tür günler artık sosyal medyanın da etkisi ile popüler günler haline geldi. Herkes sanki bütün yıl o günü bekliyormuş gibi paylaşımlar yapıyor hikayeler fotolar ne varsa birbiri ile paylaşıyor. Bu durum akıllara değer mi veriyoruz? yoksa değersizleştiriyor muyuz? Sorularını getiriyor? Ya da değer verip gibi görünüp basite mi indiriyoruz?
Böyle günlerde bu üç soru hep aklıma hep aklıma gelir. Acaba değerli günleri sosyal medyanın da etkisiyle değersizleştirip geçiştiriyor muyuz? Sanki özel günler bile bir gösteriş alanı olamaya başladı gibi çünkü birçoğunun sosyal medyada yaptığı paylaşımları anne ya da babaları görmüyor bile ama paylaşım yapılıyor. Ve o gün kutlanmış oluyor.
Popüler kültür dediğimiz tüketime ve harcamaya dayalı bu kültür bu tarz özel günlerinde içini boşaltıyor gibi uzaktan bakıldığında anne baba sevgisi bile sosyal medya paylaşım aracı olabiliyor. Günümüzde artan teknolojik hız ve gelişmeler sosyal medyanın özellikle popüler kültürü ve özel günlerden, siyasi düşüncelere giyim tarzından yeme içme alışkanlıklarına kadar birçok olgunun sosyal medyanın etkisinde kaldığı görünüyor. Bu araçlar insanları bilgilendirme işlevi görürken diğer taraftan da kültürel dönüşümlerin yaşanmasına ve aktarılmasına yol açıyor.
Bu süreç aslında 2000’li yılların başlarında cep telefonları ile beraber kısa mesaj yöntemi ile girdi hayatımıza. Bakıldığında çok kolay bir yöntem olan kısa mesaj ya da bir ilan panosuna yazar gibi sosyal medya paylaşımları ile özel gün kutlamak insanların kolayına gelmeye başladı. Aramak yanına gitmek zorunluluğu ortadan kalktı gibi durdu. Belki de gerçekten basite indirildi. Ya da Anadolu’daki el alem ne der sorusuna cevap oldu. Çünkü yapılan sosyal medya paylaşımları ile birçok şeyde olduğu gibi özel günlerde de hem kendimizi hem de el alemi tatmin etmiş ve onlara da bak bende kutladım. Unutmadım deme imkânı bulduk gibi duruyor.
Zaman ilerledikçe hayat şartları ve teknoloji özellikle şehirde yaşayan insanlara hızlı olmayı ve geçiştirmeyi acele etmeyi öğretti. Bu öğretiş her şeyde olduğu gibi zamanı, değer verişleri de hızlı ve alel acele tüketmemize neden oldu. Bu hız ve tüketim kültürü de özellikle anne ve babalar günü gibi günleri ya da anne ve babaya olan sevgi ve saygıyı hafife indirmeye ya da basitleştirmeye neden oldu gibi duruyor. Babalar gününüz kutlu olsun…