Samet CAN
Daktilosunun Başında Ruhunu Teslim Eden Dava Adamı: Seyyid Ahmet ArvasiDaktilosunun Başında Ruhunu Teslim Eden Dava Adamı: Seyyid Ahmet Arvasi
Seyyid Ahmet Arvasi hakkında çok ciddi çalışmalar, görkemli törenler yapılmasa da milliyetçi camiada yıllarca belirli yakıştırmalar yapıldı. "Asrın Yesevisi" diyen oldu "çeliğe su veren adam" diyen oldu ama bana göre kendisini en iyi tanımlayan yine kendisi oldu "daktilosu başında ruhunu teslim eden adam".
18 yaşında Orkun dergisinin 6. sayısında
"Nerde bütün Türkeli? Taşkent, Buhara nerde?
Müslüman-Türk ülkesi büyük mâvera nerde?
Asya’yı, Avrupa’yı titreten nârâ nerde?
Vatan parçalanınca yüzümüz gülmez elbet... "
diye seslenen Seyyid Ahmet Arvasi; Aras, Yeni Düşünce, Yeni İstanbul, Devlet, Ülkü-Bir, Genç Arkadaş, Hasret, Her Gün, Nizam-ı Alem gibi birçok dergi ve gazetede yazdı ama yorulmadı “Kişi yaşadığı hâl üzere ölür ve öldüğü hâl üzere haşrolunur.” hadisi Arvasi hocanın şahsında tecelli etti ve Arvasi hoca daktilosu başında ruhunu teslim etti.
Aslen Arap soylu bir seyitti ama Türk İslam ülküsünün sosyolojik, ideolojik ve felsefi temellerini irdeleyecek kadar entelektüel, bu esaslardan taviz vermeyecek kadar gerçek bir dava adamıydı. Arvasi hocanın hayatı; Türk gençliğine Türk İslam ülküsünü aşılamayı hedef edinmiş yerine göre bir sosyolog bir eğitimci bir filozof ya da bir mütefekkir gibi davranan inanmış bir adamın, ülküsü uğruna türlü cefalar çekmiş bir ülkücünün hayatıdır. Arvasi hocanın tespitleri günümüzde hala önemini koruyor ve bu tespitleri kendimize rehber edinmemiz gerekiyor. 80 darbesi döneminde Mamak Cezaevi’nde kaldığı yıllarda ellerindeki kelepçeye bakarak "Şu bileklerime takılan kelepçe kadar birbirimize bağlı değiliz." dediğini Mamak Günlerim kitabında kendisi anlatır.
Aynı tespiti farklı bir dönemde rahmetli Galip Erdem de "Bizim en büyük sorunumuz hala birbirimizi yeterince sevmiyor olmamız" diye dile getirmişti. Bugüne bakınca aynı problemlerin hala mevcut olduğunu görmek pek de zor değil.
Bizlere düşen Arvasi hocamızı iyi anlayıp ve anlatmak olmalı. Eğer Arvasi hocanın tespitlerini dikkate alıp yapıcı çözümler geliştirebilirsek bir 50 yıl daha aynı sorunlarla uğraşmayız...