Ciğerimiz yanmadan yıkılmalı
Keçiören Güçlükaya Mahallesi'nde bulunan Nuh Eskiyapan İlkokulu'na ait yıkımı yarım kalan iki katlı eski bir hizmet binasının görüntüsünü ve öğrenciler için oluşturduğu tehlikeyi geçtiğimiz hafta gündeme getirmiştik.
Ben o yıkımı yarım kalan okulun yanında öğrencilerin oyun oynadığını görünce şok oldum ve haliyle üzüldüm. Çünkü inşaat alanı Allah muhafaza o inşaattan çocukların üstüne bir şey düşse facia bir durum yaşanır, istenmeyen şeyler olur.
Üzücü bir durum yaşanmaması için ilgili yerlerle görüştüm, konunun ciddiyetini aktararak o binanın biran önce yıkılmasını ilettim. Benim tek amacım buradaki ihmalin önüne geçmekti. Kendimi burada sorumlu hissettim çünkü gazeteciyim, kamuoyu adına çalışıyorum. Orada bir çocuğun tırnağına zarar gelse vicdan azabı çekerim.
Ancak burada çok üzüldüğüm bir nokta var. Yıkımı yarım kalan okulun akıbeti hakkında işi yürüten müteahhit beyle telefonla görüştüm. O beyefendiden duyduğun ifadeler beni derinden yaraladı çünkü o müteahhit, bana o binanın tehlike oluşturmadığını savundu ve öğrencilerin inşaat alanına giremeyeceğini iddia etti. Ancak haberin fotoğraflarında da gördüğünüz gibi çocuklar inşaat alanında oynuyordu. İnşattan kiremit ya da beton parçasının her an düşme tehlikesi var .
Müteahhit bey, o inşaattan hiçbir şeyin düşmeyeceğini savunsa da tehlike açıkça görünüyor. Bir de şöyle bir şey. Geçmişte okullarımızda istemeyen birçok olay oldu ve küçücük çocuklar hayatını kaybetti.
Bu üzücü olayların hepsine ülke olarak şahit olduk ve ciğerimiz yandı ve dedik ki 'keşke ihmal olmasaydı da o çocuklar hayatını kaybetmeseydi'; ancak iş işten geçmişti.
Şimdi böyle bir üzücü örnekler yaşanmışken o okulun yarım bir şekilde bırakılması sizce doğru mudur?
Burada son sözü size bırakıyorum değerli okurlar.
Eminim ki o yarım kalan kısa sürede yıkılacak ve tehlike ortadan kalkacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.