Camiler Çocuklarındır
Ramazanınız mübarek olsun, Rabbim tez zamanda hayırlısıyla bayrama kavuştursun. Bugün sizlere camiler ve çocuklar arasında oluşacak sevgi bağına engel olan amcalardan bahsedeceğim. Çocuklar aklı erdikten sonra genelde 10-11 yaşlarına kadar kalabalık arkadaş gruplarıyla camiye geliyorlar. Bu zamana kadar gözlemim bu şekilde olmuştur. Belli oluyor ki bazı mütedeyyin aile mensubu olan çocuklar, diğer arkadaşlarının da camiye gelişine ön ayak oluyor. Cami o yaşlar için bir eğlence yeri, enerji atmak için biçilmiş kaftan oluyor. Tam da öyledir aslında cami çocukların oyun alanıdır. Bunu idrak edemeyen dayılar; camide çocuklar çıt çıkarmasın isterler, yürümesin, gülmesin, ihtiyar gibi bir saat sessizce otursun isterler; bu bence yanlıştır. Orta yaşın üstü olanlar bu yazımı tam da sizin için yazıyorum. Onları Allah'ın evinde özgür bırakınız. Bırakın ki yarın ibadetler üzerlerine farz olduğunda caminin yolunu unutmasınlar. Bir çocuğun 5 yaşındayken camide yediği bir azar, ömrü boyunca camiye mesafeli olmasına yol açabilir. Keza aynı yaşta bir çocuğa camide iyi davranmak, onu mabedine bağlayabilir. Bizatihi benim bir arkadaşım şuan camiye gitmeme sebebini zamanında onu camide oyun oynadığı için oradan kovan yaşlı bir zât olduğu şeklinde açıklıyor. Mescitler 50 yaşını geçince kahveye gitmek yerine camiye gelen dayılardan çok çocukların hakkıdır. Sevgili Peygamberimiz (sav), Mescid-i Nebi’nin cemaati arasındaki minikler, dünyanın en güzel süsü olan çocuklar, mescidini de süslesinler, bitmeyen neşeleriyle mescidinde çiçek açtırsınlar diye, ne kadınları ne de çocukları mescitten hiçbir zaman men etmedi. Her Müslüman Allah’ın evinin misafiri idi ve O’nun konuklarına her zaman yer vardı onun mescidinde. Rasulullah (sav) namaz kıldırırken oyun oynayarak önünden geçen, mescitte cemaatin arasında dolaşan, gülüp hoplayıp zıplayan çocuklara hiçbir zaman kızmamıştır. Hatta torunları Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin namazdayken onun mübarek omzuna tırmanırlarmış. Eski diyanet işleri başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez; “camide arka saflarda çocuk gülüşmesi yoksa gelecek nesiller adına korkun” diyerek konunun önemini açıklıyor.
Sözün özü büyüklerim, naçizane tavsiyem; mescitler çocuklarla güzel, Onları hiçbir şekilde azarlamayınız, onları uyarmak bir kenara tatlı dil ile dahi olsa susmayı, durmayı söylemeyiniz. Onlar camilerde özgür oldukça orayı evlerinden farksız görecek ve nesillerimiz cami bilinciyle yetişecek inşallah.