Yalnız genç kuşağın değil; yaşlı kesimin de ilk kez böyle bir Ramazan yaşadığına şahit oluyoruz. Bu yüzden en çok da onlar üzülüyor. Her olayın ardından bizi teselli eden büyükler, bu daha ne ki diye başlayan cümleler yoluyla kendi geçmişlerini yad ederlerdi. Bu sefer öyle olmadı. Kendileri de böylesine uzun süren yalnızlığın, belirsizliğin içerisinde belki de bulunmamışlardı.

BU RAMAZAN BİRAZ HÜZÜNLÜYÜZ
Bu Ramazan biraz belki hüzünlü geçti birçok aile için. Özellikle farklı şehirlerde yaşayan yakın akrabalar, aileler birbirlerine hasret dolarak geçirdilier bu Ramazanı. Hele bir de kalabalık iftar sofralarına alışkın olan, sürekli davetten davete koşturan büyükler ve küçükler için ilk deneyimdi böylesi bir Ramazan. Fakat sağ salim kalanlar, yakınlarından bir hastalık haberi almayanlar bu Ramazan ayının mutlu, huzurlularından sayıldı...

TEDİRGİNLİĞİMİZİ RAMAZANA HİSSETTİRMEMEYE ÇALIŞTIK
Onca belirsizliğin, ayrılığın, yalnızlığın, belki de birçok yuvaya düşen hastalık haberinin üzerine mübarek Ramazan ayının ruhunu yaşamaya ve yaşatmaya çalıştık. Birtakım sosyal medya hesaplarından, evlerinden canlı yayına bağlanan hocalar, sunucular, konuşmacılar bu coşkudan mahrum kalınmaması için ellerinden geleni ardına koymadılar. Ramazan sevinci zedelenmesin ve bizden mahzun ayrılmasın diye canhıraş uğraştık millet olarak. 

HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYDU
Davulcularımız bereketli sahur vaktinde yine kapılarımızı aşındırdı ve sitede oturanlar dahi güvenlik çizgisine kadar olan bölgelerden bu lezzete şahit olabildiler. İftar sofraları küçük ailelerde, minik yuvalarda yine özenle hazırlandı. Hurmalar yine servis tabaklarına dizildi. Oruç bedenler, oruç kafayla, oruç ağızla yine herkes manevi orucunu da diri tutmaya çalıştı. 

BÖYLESİ BİR FERASET, BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLENDENDİR
Böylesi bir olgunluk, böylesi bir sabır, feraset başka hangi millette vardır? Hüzünlerini, endişelerini betaraf edip, öteleyip veya erteleyip mübarek Ramazan ayını kırgın göndermemek için tüm şevkle dolu dolu yaşamaya ve yaşatmaya çalışan bir milletten öğrenilecek çok şey var demektir. Başta incelik öğrenilecektir bu milletten. Ardından güç, iman gücü, şahsiyet gücü, ardından sabır öğrenilecektir. Kutsallarına nasıl sahip çıktığı her dönemde ayrı ayrı görülmüştür. 

2020 yılında korona günlerinde Ramazan da bence bu milletin, bu toplumun öğrettiği onca değer ile yüklü oldu. Her sene tuttuğumuz beden oruçlarımıza bu sene, zihin ve maneviyat orucu da eklendi. Uzun uzun düşünüldü. Bazı şeylerin değeri çok daha iyi anlaşıldı. Önümüzdeki sene şen şakrak tüm sevdiklerimizle birlikte iftar yapabilmenim özlemini tüm zerrelerimize kadar hissettirdi bu Ramazan.