Türk olarak dünyaya gelmek, Türk olmanın değerini bilmek, Türk olarak yaşamak ve Türk olarak ölmek için o tada varmak gerekir!" Niyazi Yıldırı Gençosmanohlu'nun ifadesiyle bu mısranın anlamı, Türk olma sevincine erişenler için büyük bir onur, erişemeyenler için ise anlaşılmaz bir duygudur.

Onur duyduğumuz Türklük, İslamiyet ile birlikte daha derin bir anlam kazanmıştır. Hatta bir nevi varlık sebebimiz haline gelmiştir. Çünkü biz İslamiyet'ten önce de sonra da devleti hiçbir zaman kuru bir hukuk kurumu olarak görmedik.

En tepedeki yöneticiye, yani devletin kendisine her zaman kutsal bir anlam yükledik. Bugün bile devlet bizim için kıymetlidir. Türk vatandaşları olarak bir anımız bile fazla değil. Türk İslam Devleti'ne gönül verenler olarak özümüzü, kültürümüzü ve değerlerimizi savunmakla mükellefiz. Toprakları değil gönülleri fethetmeye giden atalarımızın torunları olarak dünyaya nizam vermek, Allah'ın kelamını yaymak ve bir zamanlar olduğu gibi bugün de birbirimize kenetlenip adaletle hükmetmek bizim görevimizdir.

Elbette kendi kimliğimizden uzaklaşmaya başladığımız bu zamanlarda İslam'ın varlığı ile kurtuluşa doğru ilerlemeliyiz. Yerli ve milli medeniyetimizin güzelliklerine yeniden sahip çıkmalı ve Batı medeniyetinin kirleticiliğinden uzaklaşmalıyız.

Çağrımızın İslam'da diriliş olduğu şiarından yola çıkmalı ve silkinmeliyiz. Yüce Allah'ın adını yaymakla mükellefiz, adalet ve hoşgörü ile tüm insanların gönüllerinin sesi olacağımızı ümit ediyoruz. ......