“Bayramı İmdi, Bayramı İmdi”
“Bayramı imdi bayramı imdi
Bayram edersin, yar ile şimdi
Hamd-ü senalar, hamd-ü senalar
Yar ile bayram kıldı bu gönlüm”
İki büyük bayramımızdan biri olan “Kurban”nın manevî havasına büründük. Bugün arife, yarın Kurban bayramı. Büyük insan Hacı Bayram Veli’nin bir dörtlüğü ile ile yazıya başlamak istedim. Ünü tüm asırlardan beri İslam coğrafyasında bilinen ve tanınan Hacı Bayram Veli’nin “Bayram” kelamı ile söze başlamak ve bayramlaşmaktır niyetimiz. Erzurum müftülerinden, büyük âlim Solakzade ismi ile bilinen Sadık Efendi’ye ben yetişemedim. Ama kendisine talebelik etme şerefine eren öğrencilerinden güzel sözlerini dinledim. Ders esnasında bir Hadis-i Şerif geçtiği vakit, durur, gözlerini yumar, derin bir nefes alır, sonra şöyle söylermiş:
“Çocuklar! Şu söze dikkat ediyor musunuz? Bu söz Peygamber nefesi kokuyor.” Yukarıda ki dörtlüğe dikkat edilirse, bir velinin nefesi kokuyor.”
Bayram günleri geçmişte olduğu gibi günümüzde de sevinç ve mutluluktur. Son birkaç on yıldan beri batıyı taklit sadedinde, bayramlar tatil olarak algılansa da yine de bayram tadında kutlanıyor, çok şükür.
Ramazan bayramı, bir ay oruç tutarak Allah’a yakınlaşma sonunda, cehennemden kurtuluşun sevinç ve bayramı. “Allah’a yakınlaşmak” kastı ve amacıyla salt ibadet niyetiyle belli nitelikleri taşıyan hayvanın kanını akıtmaktan ibaret kurban bayramını yaşıyoruz. Sevincimize sosyal çevremizi katarak paylaşıyoruz.
Her iki bayramın üzerinde inanç ve itikat ışığında düşünülmesi ve değerlendirilmesi gereken en önemli niteliği sosyal yönünün ağır basmasıdır. Kısaca her iki bayram, toplumda büyük bir heyecan ve maşeri bir sevinç ve mutluluk meydana getirmektedir. Ramazan bayramına fıtr bayramı denilmektedir. Çünkü zengin olanların fakirleri bayramın sevincine katmak için fıtr sadakası vermeleri, kurban bayramında ise gücü yetenlerin kurban keserek etlerini fakirlere dağıtmaları son derece önemli bir sosyal hadisedir.
Kurban bayramındaki ortak sevinç Türkiye sınırlarını aşan, dünya coğrafyasında sınır tanımayan bir faaliyet alanını kapsamaktadır. Muhtelif sivil toplum kuruluşları eliyle, Afrika, Uzakdoğu ve Asya’da fakir Müslümanlara kurban eti sunularak onların gönülleri kazanılmaktadır. Söz konusu faaliyetler küçümsenmek yerine takdirle karşılanmalıdır. Büyük bir fedakârlık gerektiren kurban organizasyonuna katılan gönüllü dostlarımıza selam olsun.
Göz önünde tutulması ve hatırlanması gereken diğer bir husus, hac ibadeti ile kurban bayramı aynı zamanda icra edilmektedir. Hac, yeryüzü Müslümanlarının temsilcilerinin Mekke gibi kutsal bir mekânda bir araya gelmeleri, hem kıyametin bir provasına katılarak şahit olmaları, hem de bir yılın muhasebesini, gelecek yılın programını çizmeleridir. Bugün Arafat’ta vakfeye duran Mina’da şeytanı taşlayanlara selam olsun.
Kurban bayramının üçüncü ve özel bir ayrıcalığı, arife günü sabah namazında başlayıp, dördüncü günü ikindi namazında biten “teşrik tekbirleri”dir.
Her şeye rağmen kurban bayramı sevincini gölgeleyen olaylar yaşanmaktadır. Kan gölünde yüzen Irak, Doğu Türkistan, Filistin ve Suriyeli Müslümanların acısını yüreğimizde yaşıyoruz. Şehirlerimizin sokaklarında geceleyen Suriyeli muhacirlere ensar olamamanın, üç kuruşluk sadakayı önlerine atarken duyulan utancı, üzüntü ve kederi gönlümüzün derinliklerinde hissetmekteyiz.
Bayram geceleri kutsaldır. O sebeple bayramın hüznünü, kederini sevince dönüştürmek için çokça dua etmeliyiz. İslâm ümmetinin kurtuluşu, necatı ve felahı için kurban bayramı gecelerini dua ile geçirmek durumundayız. Aksi takdirde ümmetin üzüntü ve kederi bugün yapmakta olduğumuz bayramda sonuna kadar açılan rahmet kapılarının yüzümüze kapanmasına sebep olur.
Bir Allah dostunun dizeleriyle yazı başlamıştı. Bir başka Allah dostu Alvar İmamı Hace Muhammed Lütfî Hazretleri’nin dua makamında meşhur dizeleri ile bitirelim.
Şahsımıza, ailemize, ülkemize, milletimize ve İslam âlemine hayırlara vesile olması; mazlum ve mağdur Müslümanların galip ve muzaffer, kâfirlerin zelil ve perişan olması dileği ile kurban bayramınızı tebrik ediyorum.
G Ü N Ü N H İ K M E T İ
“Can bula cânânını
Bayram o bayram ola
Kul bula sultanını
Bayram o bayram ola.”
Alvarlı Efe Hazretleri
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.