Bari İlber Hocaya kulak verelim
Türk Tarih Kurumu “Şeref Üyeleri” arasında yer alan ünlü Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, 2018 yılında Etimesgut’ta verdiği bir konferansta şehirleşmeyle silueti zamanla değişen ve garipleşen Ankara’nın tarihi semti Ulus ile çevresi hakkında yetkililere şu sözlerle çağrıda bulunmuştu:
“Ankara soysuz bir kent değildir! Bizans için önemlidir. Osmanlı vilayetleri içinde en önemlilerindendir ve Türkiye Cumhuriyeti'nin başkentidir. Başkentin hayatiyetini kazanması lazım. Konumundaki hataların düzelmesi lazım. Tarihi yapılara ve mekânlara sahip çıkılmalı, Ankara Kalesi'nin etrafı temizlenmelidir. 1957'lerdeki saçma sapan imar hareketlerinin kalıntıları silinmelidir…”
Tarihçi İlber Ortaylı, Atatürk'ün Ankara'ya gelişinin 100'üncü yılı dolayısıyla geçtiğimiz günlerde yine Ankara’da bir konferans verdi. Sayın Ortaylı’nın bu konferansında da dikkat çektiği konuların başında, binlerce yıldır pek çok medeniyete ev sahipliği yapmasına rağmen zamanla tahrip edilmiş, üvey evlat muamelesi görmüş, unutulmuş Ulus ve çevresi geliyordu.
Ev sahibi konumundaki Altındağ Belediye Başkanı Doç. Dr. Asım Balcı’nın da katılım gösterdiği konferansta konuşan Ortaylı, tarihi semtin ve çevresinin korunamamasından bir kez daha yakınarak şunları söyledi:
“Eski Altındağ, Hisar çevresi hariç her yerde bir tahribat var. Ulus’tan başlayarak Menderes dönemi mimarının iyi niyetle getirdiği, heykelin arkasındaki binaların tazminat ödenerek kaldırılması gerekir. Orada Ankara Kalesi gölgeleniyor, eski Meclis meydanı gölgeleniyor ve çirkin bir alan bunlar. Mesela bütün birikimi, Sümerbank’ın arkasını yeni bir binayla mahvettik. Zincirli Cami göremiyorsun. Ankara Hükümet Konağı’nı göremiyorsun. Julien Sütunu’na giden alan kapatılıyor. Bunlar lüzumsuz şeylerdir ve yanlıştır. Orası gecekondu binalardı onları yıkarak yaptılar. Ankara gibi bir yerde rant savaşı yapılmaz, zaten bir fayda da getirmez. Tarihi, kültürel mirasımızı korumak, kıymet vermek zorundayız. Şu Bankalar Caddesi’ndeki yaptığımız şeyleri temizlemek bile yeter, çok açıktır. Ziraat Bankası’nın arkasına ilave yapmaya ne lüzum var. Zaten orada genel merkez bile kalmadı. Şehrin manzarasını can canadan kurtarmak gerekiyor.”
Türk tarihinin duayenlerinden İlber Ortaylı, bu gibi sitemlerini Ankara’ya geldiğinde ya da başka programlarında belki yüzlerce kez yinelemiştir. Sayın Ortaylı’nın söz konusu sitemlerine tüm Ankaralılar hak veriyor, hak vermemek de elde değil zaten.
Ben de tarihi Ulus semtinin ve çevresinin yeniden ayağa kaldırılması ve eskisi gibi cazibe merkezi haline getirilmesi gerektiği konusunda defalarca haber yaptım, köşeme taşıdım. Henüz kayda değer bir gelişmenin olduğunu maalesef göremedim.
Şimdi hak yemeyelim Ulus ve çevresinde birtakım restorasyon ve yenileme çalışmaları oldu; ama o bölgeleri mezbelelikten, bakımsız görüntüsünden kurtaramadık. Ne acıdır ki Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı yere sahip çıkamadık.
Bugün Avrupa’nın hangi başkentine giderseniz gidin caddeleri, sokakları, meydanları eskisinde olduğu gibi korunuyor.
Bu koruma da onlara milyonlarca turist ve gelir sağlıyor. Umut ederim ki aynı şey Başkent’imiz için de geçerli olsun. Bakanlıklar, Belediyeler, akademisyenler ve Ulus sevdalıları kol kola girerek 7 bin yılı aşkın geçmişe sahip tarihi semti yeniden hak ettiği noktaya getirsin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.