“Ticaret, Ankara Ticaret Odasında konuşulur”.

Son dönemde ATO öyle aktif ki, bu cümle gerçekten “genel bir kural olma” yolunda hızla ilerliyor; ATO Başkanı Gürsel Baran’ın da dediği gibi “bu bir düstur” haline geliyor.

Ülkemizdeki “büyükelçilik ticaret ataşeleri”nin ATO organizasyonu ile biraraya geliyor olmaları da bunun en önemli göstergelerinden biri. 

Evet, ATO Ticaret Ataşeleri Buluşması’nın bu yıl 5.’si düzenlenecek.
ATO’nun organize ettiği 5. Ticaret Ataşeleri Buluşması 21 Şubat günü, saat 19.00’da Sheraton Otel’de gerçekleşecek.

Onlarca ülkeden ticaret ataşesinin katılımı beklenen geceye, gazetemiz de davet edilmiş durumda.
İnşallah biz de katılım sağlayacağız.

ATO bu önemli organizasyon için bir süredir hummalı bir çalışma yürütüyor.

Buluşmaya artık sayılı günler kaldı ve hazırlıklar büyük oranda tamamlandı.

Gecede ticaret ataşelerine hangi yiyeceklerin ikram edileceğine varıncaya kadar herşey titizlikle düşünüldü, gereği yapıldı. 

Sözkonusu ticaret ve Ankara’da buluşma ise, Başkent’in tescilli yiyecekleri elbette akla gelmeliydi.

Nitekim gecede ticaret ataşelerine Ankara’mızın tescilli, coğrafi işaretli tatları olan Erkeç Pastırması, Ankara Tava, Ankara Döneri ve tabi Ankara Simidi ikram edilmesi kararlaştırıldı.

Malum ticaret ataşeleri, temsilci olarak bulundukları ülke ile kendi ülkeleri arasındaki ticaret ilişkilerini izler, ticaret anlaşmalarının hazırlanmasında rol alır ve kendi ülkelerinin ekonomik çıkarlarının korunması doğrultusunda danışma görevi yapar.

Bu noktada ATO’nun ülkemizdeki ticaret ataşeleriyle biraraya gelecek olması son derece önemli. Var olan ticari ilişkilerin daha da ileriye taşınması adına önemli bir diyalog…

Bu buluşmanın 5. olduğunu belirtmiştim.

Geçtiğimiz yıl ki, Mart 2017’de düzenlenmiş; ABD’den Etiyopya’ya kadar 69 ülkeden temsilci katılmıştı. 

ATO Başkanı Gürsel Baran yaptığı konuşmada, Ankara’nın ihracat potansiyelinin artması ve ATO üyelerinin yeni pazarlara açılması kararlılığına vurgu yaparak, şöyle demişti:

“Siz ticaret ataşeleriyle her zaman iş birliği içinde çalışmaya hazırız. Sizler, dış ticaretimizin vazgeçilmez aktörlerisiniz. Ülkelerimiz arasındaki ekonomik ilişkiler bizleri birbirimize bağlıyor. Siyasi alanda ne olursa olsun ticari bağlar kuvvetli olduğunda bu öteki alanlara da sirayet ediyor ve normalleşme süreci hızlanıyor. Sizleri dostlarımız olarak görüyoruz. Kapımız sizlere her zaman açık. Var olan ticari ilişkilerimizi daha da ileriye taşımak adına bize düşen her ne varsa elimizden geleni yapmaya hazırız”.

Jeopolitik önemi ve ekonomik gelişimi nedeniyle terör örgütlerinin hedefi olan Türkiye’nin zor ve sıkıntılı bir süreçten geçtiğini de belirten Gürsel Baran, şunları kaydetmişti:

“Milletimizin birliğini ve bütünlüğünü hedef alan saldırılar karşısında Ankara Ticaret Odası olarak her zaman devletimizin ve milletimizin yanında yer alacağımızı buradan bir kez daha ilan etmek istiyorum. Ülkemizin istiklali ve istikbali bizim için her şeyin önünde gelir. İş dünyasının temsilcileri olarak ekonomik cephedeki sorumluluğumuzun farkındayız ve bu alanda teyakkuzdayız. Yaşadığımız onca sıkıntıya rağmen ekonomimiz dimdik ayaktadır. Üzerimizdeki kara bulutlar dağıldığında ülkemiz yeniden bölgenin parlayan yıldızı olacaktır.”

ATO, bu ve benzeri çalışmalarla Ankara’yı sahip olduğu ticari ve jeopolitik avantaj sayesinde firmaların dünyaya açıldıkları merkez haline getirmeye çalışıyor;

Ticaret Ataşeleri Buluşması’yla da mevcut ortaklıkları daha da artırmayı, gelecekteki yeni ve daha büyük işbirliklerinin temellerini atmaya çalışıyor.

İnanıyorum ki, başarılı da oluyor.

Ankaramız için ekonomimiz için hamasetten uzak, sessiz ama derinden, iş bitirici çalışmalar yürütülüyor. 

Teşekkürler ATO’muza, teşekkürler Gürsel Baran yönetimine.