Ankapark; Melih Bey’in 24 yıllık görev süresi içerisinde imza attığı onca güzel işi bir kalemde çöpe dönüştüren, batak projesi…

Gereksiz olduğunu sadece muhalefet söylemiyordu, en başından itibaren.

Tutmayacağını, Belediye kaynaklarının çarçur edilmiş olacağını söyleyen söyleyeneydi…

Ülkenin tüketime, eğlenceye değil; üretime, çalışmaya ihtiyacı varken, “prestij projem” deyip inat etti… “Dinozorlarla” sembolleşmiş gayri milli ithal oyuncaklara yüzlerce milyon dolar yatırdı.

Ankapark için harcanan toplam rakam 800 milyon dolarlarla ifade ediliyor.

Kimin parası bu; Melih Bey’in şahsi servetinden mi?

Hayır, milletin; senin, benim, hepimizin parası…

Ve arsası…

O güzelim alan…

Her anlamda o son derece kıymetli arazi…

Yurt dışından getirtilen ve yıllardır atıl durduklarından paslanan, kırılan dökülen oyuncaklarla hurdalığa dönüştürüldü adeta.

Ankapark’ın bugünkü hali baştan belliydi vesselam.

Sorumlusu Melih Bey’dir; O’nun “ben yapıyorum olacak” inadıdır.

Firma eş yapamadı, iflas etti, borcu yüzünden elektriği kesildi, belediyeye ödemesi gereken kira bedelini ödeyemedi ve kapısına kilit vuruldu…

Öylece duruyor uzun bir süredir.

****

Peki ne olacak bu Ankapark?

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankapark’ı devraldıktan sonra bir anket başlatarak "Sizce Ankapark nasıl değerlendirilmeli" diye sormuş, vatandaşlardan görüş istemişti.

Sonuçlar önceki gün açıklandı, ABB’ye 74 bin 209 öneri gelmiş.

Vatandaşlar en çok Ankapark'ın yeşil alan olarak kullanılmasını isterken, hayvanat bahçesi, Atatürk Orman Çiftliği, spor-yürüyüş alanı ve eğlence alanı olmasını önerenler olmuş.

Yavaş, bu önerileri halkla birlikte değerlendireceklerini duyurdu. Tüm vatandaşları toplantıya davet etti.

Tarihi henüz açıklanmayan “Ankapark Bilgilendirme ve Fikir Alışverişi Toplantısı"na form doldurup, başvuran herkes katılabilecekmiş.

Toplantıdan bakalım ne çıkacak, hep birlikte izleyip göreceğiz.

***

Ankapark’la ilgili 74 bin 209 öneriden biri bana aittir.

Ankete katılıp, düşüncelerimi paylaşmıştım.

Şöyle:

1-İşe yarayan oyuncaklar bir kenarda toplanmalı,

2-Alanın bir kısmında o eski Hayvanat Bahçesi yeniden canlandırılmalı,

3-Alanın geriye kalan büyük kısmı “kent tarımı” yapımına uygun hale getirilmeli. Burada bostanlar, meralar, milli bitki ve tarım müzesi, uygulamalı eğitim ve hobi bahçeleri yer almalı.

Böylelikle Başkent, doğal tarım faaliyetlerinin yanı sıra festival alanı, müzeler, piknik alanları ile dev bir “kent çiftliği”ne kavuşabilir.

Bir noktada buna benzer bir projeyi Altındağ Belediye Başkanlığı döneminde Veysel Tiryaki Bey hayata geçirdi.

Altınköy’den söz ediyorum.

Burası bugün Başkent’in en gözde doğal gezinti alanlarından biridir; dolup dolup taşmaktadır. Ankara’ya gelen turistlerin tur güzergahlarının ana noktalarından biridir bugün.

Bu vesile ile Veysel Başkan’ı tebrik ediyorum, Altındağ’a böylesi bir doğal üretim alanı kazandırdığı için.

Ankapark’ın bulunduğu bölgede de böylesi bir sosyal tarım alanı oluşturulabilir; adına da Başköy denebilir.

Başköy; olmaz mı?