Bugünlerde gazetelerin sürmanşetlerini ABD ile ilgili şu tarz haberler süslüyor:
“16 Eyaletin başsavcısı, Başkan Trump'ın bazı Müslüman ülke vatandaşlarının ülkeye girişini yasaklayan ve ABD Anayasası ile ABD değerlerine aykırı kararnamesini kınadı. Başsavcılar bildiride, ‘130 milyondan fazla Amerikalı ve eyaletlerimizdeki yabancıların başsavcıları olarak, Başkan Trump'ın anayasaya ve ABD değerlerine aykırı ve yasa dışı kararnamesini kınıyoruz’ dediler. Ortak bildiride, dini özgürlüğün, ABD'nin temel bir ilkesi olduğu, her zamanda öyle kalacağı ve hiçbir başkanın bu gerçeği değiştiremeyeceği ifade edildi.  Bildiride New York, Washington D.C, California, Pennsylvania, Massachusetts, Hawaii, Virginia, Oregon, Connecticut, Vermont, Illinois, New Mexico, Iowa, Maine, Maryland ve Washington eyaletlerinin başsavcılarının imzası yer aldı.”
Esasında ABD’ye ilişkin öngörülerimiz çok eskilere dayanıyor. Son olarak TAY-DER Yönetim Kurulu Üyemiz İbrahim ÇETİN’in 15 Temmuz Dergisi’nde altını çizerek belirttiği üzere ABD, Türk Milletine çatmakla aradığı belayı bulmuştur. Bizleri Araplarla, Zencilerle, Kızılderililerle karıştıranlar; bunun bedelini en ağır şekilde ödeyecektir. 
Ne demiştik öngörülerimizde…  Madem ki Türkiye’de meydanlar, sokaklar, çarşılar güvenli değil; o halde ABD’de de meydanlar, sokaklar, çarşılar güvende olmayacak! Ama bugün, ama yarın… Artık ABD sokakları çok tekinsiz, yazık o zavallı Amerikalılara demiştik! Dememiş miydik, demiştik! Çünkü Beyaz Saray halkına desteği bırakıp, Terör örgütlerine desteğini vermekten kaçınmadı, Amerikan halkıda işin farkında ve isyanlara başladı.
      Trump karşıtı gösterileri kastettiğimizi düşünmeyiniz. Monica Lewinsky-zede Hillary Abla bile başkan olsaydı durum değişmeyecekti. O veçhile şu zamanların ABD’sindeki sokak gösterilerini ve protestoları umursamıyoruz. Bunlar sadece kopacak kızılca kıyametlerin ayak sesleri. Türk Milleti’ne çatarak başına büyük bela alanlar, ancak ve ancak sonlarını hazırlarlar. Emin olun ki bunları söylüyorsak elimizin armut toplamadığını ve toplamayacağını bildiğimizden ve başkalarının da bilmesini istediğimizden söylüyoruz. ABD hâlâ durumun ciddiyetini anlayabilmiş değil. Biz, paramparça olacak bir ABD’den bahsediyoruz. Sokakları ateş ve kanla dolmuş, yıkık, kırık, dökük bir ABD’den bahsediyoruz.
Bol keseden sallıyorsunuz, hayal kuruyorsunuz diyenler olacaktır. Onlara tek söyleyeceğimiz bekleyip görmeleridir. ABD denen terör besiciliği yapan ülke, çok değil sadece Fetullah Gülen denen teröristi paketleyip verseydi bu kadar çok belayı başına almayacaktı. Gel gör ki moronluk varsa bir halkın DNA’sında, ne yapsa boşuna! 
İşin farklı boyutları da var. Nefret eken nefret biçer. Dünyayı kana, zulme, teröre, işgale bulayan bir çıban başı devlet, ne kadar süper güç olursa olsun yaptıklarının aynısını kendi ülkesinde görecektir. Yeni dünya düzeni gibi siyonist zırvalıklarla milyonlarca Müslümanı katleden bir şeytani yapı hiç cezasız kalır mı? Allah, mutlaka bunun hesabını soracak ve mazlumların intikamını alacaktır. 
Mazlumların intikamını almış olur muyuz veya cürmümüz nedir bilemeyiz; ama biz şimdiden ABD’de büyük işler yapmaya başladık. Fetullah Gülen bombası ABD’nin elinde patlamıştır. Şimdiden sonra ABD için en iyi senaryo kırk parçaya bölünerek daha az canın yanması, daha az kanın akmasıdır. Yaşasın Amerika AYRIŞIK Devletleri! Kahrolsun terörist haçlı sürüsü… 

Muhammed GÖMÜK
TAY-DER Başkanı
30/01/2017