Bir hayli zamandır çeşitli meseleler üzerinde fikirlerimizi beyan etmekteyiz. Fikirlerimizi sunarken belirli çerçeveler üzerine oturtmaktayız. Bu durum okuyanlarımız tarafından kolayca idrak edilebilir. Ülke gündemimizi tayin eden mühim olaylar haricinde gündemimiz; Türk İslam âleminin genel ahvali ve meseleleri  üzerine oldu. Bu zamana kadar ele aldığımız yazılarımızda Türk İslam kültür ve medeniyetinin yılmaz savunucusu olmaya gayret gösterdik. 
Allah'ın izniyle bundan sonrada bu çizgide devam edeceğiz. 

Meseleleri ele alırken aktüel olanı bizim tayin etmemiz gerekir bilinciyle hareket ediyoruz. Gayretimiz her zaman için Türk milletinin fertlerine, aziz gençliğe, tarihi misyonumuzu hatırlatmak ve meselelerimizi çözmek maksadıyla mütalaalarda bulunarak ati adına neler yapabilirizi tartışmak üzerinedir. 

Milletimizi tehdit eden somut ve soyut her türlü tehlikeye karşı önlemler geliştirmeye çalışıyoruz. 

Bir İç Anadolu insanı olarak ifade ediyorum; bizlerin, döndürülmek istenen hain niyetlere, kahpe tertiplere kayıtsız kalması mümkün değildir. 

Derdimiz Türk-İslam kültür ve medeniyetinin yeniden ihyasıdır. 
Bunun gerekliliğinin zaman geçtikçe daha da farkına varıyoruz. 

Bizler, Türk İslam davasını dava edinenler, S. Ahmed Arvasi Hocamızın da ifadesiyle; "kesin olarak iman etmişimdir ki Müslüman Türk milleti ve onun devleti güçlü ise İslam dünyası da güçlüdür. Aksi bir durum söz konusuysa bütün Türk dünyası ile birlikte İslam dünyası da sömürülmektedir." diyoruz. 

Zafer, şuurlu ve devamlı aksiyona; imana, aşka, tefekküre dayanan aksiyon adamlarına bağlıdır. 
Bugünkü meselelerimizden bir tanesi ise zafer çığlığı içerisinde, hayatın her sahasında ışık saçan, gerektiği taktirde dünyaya meydan okuyabilecek aksiyon kadrolarının olamayışıdır. 

Maalesef cihad şuuru içerisinde, İlay-ı Kelimetullah için Nizâm-ı Âlem diyen aksiyon erleri bugün meydanlardan uzaktır veyahut yoktur. Türk İslam âlemi dinamizmini yitirmiş vaziyettedir. 

Tekrardan büyük aksiyonlara şahit olmak duasıyla, daha fazla çıkmaza girmeden yaralarımızı saracağımız, titreyip kendimize  geleceğimiz günü hasretle bekliyoruz.

*** 

Tüm dünyanın ve ülkemizin mücadele içerisinde olduğu virüs tehdidi her geçen gün hem dünya sathında hem ülkemiz sathında ciddi seviyelere ulaşmaktadır. Ülkemizde de hızla yayılmakta olan coranavirüs, alınan tedbirlere rağmen canlara kıymakta. Ehemmiyet arz eden ilk 2-3 hafta içerisinde fazlaca hassasiyet göstermemiz gerekiyor. Mümkün mertebe yetkililerin ikaz ve tavsiyelerine uyalım. Bilakis uymadığımız takdirde sadece kendi sağlımıza değil etrafımızdaki onlarca insanın sağlığına karşı tehdit oluşturabiliriz. Ayrıca bu zor günlerde bizler için büyük bir gayretle çaba gösteren sağlık çalışanlarımıza da minnettarız.