40 yıldır bu toprakları zehirleyenlerin kökünü kazıyın!
Geçtiğimiz günler tüm dünyanın gözünün önüne sokarcasına Papa’nın önüne boncuk gibi dizilmiş adamların boy boy fotoğrafları servis edilmişti.
Bunların hepsinin Türkiye’ye karşı ne türlü hesaplar içinde olduklarını, ülkemizi paramparça etmek için her türlü planı yaptıklarını ve bu merkezlerden yürütüldüğünü 15 Temmuz’u darbe girişimiyle birlikte çok iyi gördük.
Türkiye’nin referandum sürecine girmesiyle birlikte Avrupa ülkelerinin sözde demokrasi temelinde olan dillerinin bir anda nasıl nefret diline dönüştüğüne şahit oluyoruz. Hain kalkışmanın olduğu gece bu milletin kalbi olan milletin meclisinin bombalandığında, insanlarımızın üzerine kurşun yağdırıp, tankları sürenlerin kimlerle işbirliği içinde olduklarını biliyoruz.
FETÖ’nün kimin projesi olduğu gayet açık ve net. Geçmişten günümüze puzzle’ın parçaları yerli yerine çuk diye oturuyor. “Diyalog” safsatasını bu ülkenin damarlarına kim enjekte etmeye çalıştıysa, Türkiye’yi bölmeye çalışan ve darbelerle diz çöktürmeye çalışan yapılar birbirinin tamamlayıcısıdır.
O dönemler yapılan Abant toplantılarında FETÖ terör örgütü liderine yaranmak için takla atanları, güç ve otorite devşirmek için kimlerin neler yaptığını anlatmaya kalksak sabah olur. FETÖ yapılanması İslam dünyanın kalbine atılmış zehirli bir oktur. 40 yıldır zehrini bu topraklara yaydığını gördük. Bu zehrin kaynağını kesmeden bu millete rahat yok. Bu saatten sonra bu zehri akıtamayacağını anlayan batı, 16 Nisan’da daha güçlü bir Türkiye’yle baş edemeyeceğini anlayınca her türlü tezgah ve operasyonlara girişti. PYD’sinden Halkbank’ına, THY’sinden FETÖ liderinin iadesine kadar uzanan zincirin halkalarına iyi bakın. Ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.
Artık kartlar açık oynanıyor. Ne kadar gürültü çıkartırsanız çıkartın, ne kadar üstümüze gelirseniz gelin başaramayacaksınız.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Beştepe’de yapmış olduğu konuşmadaki gibi, “, başaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz, bayrağımızı indiremeyeceksiniz, vatanımızı parçalayamayacaksınız, devletimizi yıkamayacaksınız, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz, bu halka boyunduruk vuramayacaksınız. 1000 yıldır yürüdüğümüz bu yoldan bizi geri döndüremeyeceksiniz, ülkemizi hedeflerinden vazgeçiremeyeceksiniz.”
Bu saatten atılacak adımlarda ilk önce her an dağılma sinyalleri veren batı düşünsün. Artık endişeli bekleyiş süreci sona erdi. Şahlanış süreci pek yakındır..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.