İlerlemiş yaşı ve hastalığı nedeniyle iş yapamadığından maddi olarak zor durumda olduğunu söyleyip, yardım istemesi üzerine TRT’de program verilen Zerrin Özer, kendisinden 28 yaş küçük biri ile girdiği garip ilişkiyle milletimize ve Cumhurbaşkanımıza vefasızlık etmiştir. Çıkıp özür dilemelidir. 

Zerrin Özer’e ne demeli?

Öncelikle, geçmiş olsun diyorum; Allah şifa versin.

Olayı bilmiyor olabilirsiniz, anlatayım:

Pop müzik şarkıcısı Zerrin Özer, geçtiğimiz hafta sonu, kendisinden 28 yaş küçük Murat Akıncı adlı bir gençle nikâh masasına oturmuş.

Murat Akıncı ile yaklaşık 2 yıldır sevgililermiş ve bunu basından gizliyorlarmış, evlilik teklifi almış, o da kabul etmiş.

Evlilik haberi magazin basınını da şok etmiş olmalı… Genç sevgili-eş camia dışından ve tanınmış biri değilmiş, hemen araştırılmaya başlanmış “kimdir bu Murat Akıncı” diye. Ve birilerine ulaşılmış, Murat Akıncı’yı yakından tanıyan. Canlı yayına çıkarılıp konuşturulmuşlar… Neler anlatmışlar neler?.. 

Şöyle sahtekar, böyle yalancı… 

Zerrin Özer’in henüz bir günlük eşi olan Murat Akıncı için özetle söylenen şu: 

“O bir paralı kadın avcısı. Daha önce de pekçok kadını değişik vaatlerle dolandırdı.”

Sabah gazetesinin haberine göre, Murat Akıncı aynı zamanda pekçok suçtan tutuklu bulunan Adnan Oktar’ın grubundan; o sapığın “aslanlarım” dediği müridlerinden biri. Bu öyle kuru bir iddia da değil. Murat Akıncı’nın, Adnan Oktar’ın “kedicik” ve “aslanları” ile çekilmiş fotoğrafları da ortaya çıkarılmış durumda. 

Magazin basınında yer alan bu haberler üzerine popçu Zerrin Özer, fenalaşarak, hastaneye kaldırılmış. Bir süre tedavi altında tutulduktan sonra, tekerlekli sandalye ile taburcu edilmiş. Sanatçı evine geçince de ilk iş olarak boşanma davası açmış.

***

Değerli okurlar, aslında ne Zerrin Özer ne de bu yaşadıkları beni zerre ilgilendirmez. 

Bana ne; bize ne; kendi tercihi, kendi yolu, kendi sonu…

Fakat, birkaç yıl önce Zerrin Özer’in, maddi olarak çok zor durumda olduğunu söyleyip, Cumhurbaşkanı’ndan yardım istemesi ve bunun üzerine kendisine TRT’de program verilmiş olması, bu son gelişmelere ilgisiz kalmamı engelliyor. 
Pek çoğumuz bilmiyor, bilenlerimiz unutmuş olabilir ama ben gayet iyi hatırlıyorum:
2015’in son aylarıydı.. 

Zerrin Özer, sağlık sorunları nedeniyle tekerlekli sandalyeye bağımlı olarak yaşadığını, bu yüzden konser vs. veremediğinden, maddi olarak zor durumda olduğunu anlatıp, Cumhurbaşkanı’ndan yardım istemiş ve akabinde devlet kanalı TRT Müzik’te “Zerrin Söylüyor” adlı müzik programı yapmaya başlamıştı. 

Özer’e program başı ne kadar ücret ödendi bilemiyorum. Program devam ediyor mu, o konuda da bir bilgim yok. 
Burada asıl mesele, Zerrin Özer’in, imdadına yetişen milletin vergileri ile ayakta duruyorken, kendisinden 28 yaş küçük ve geçmişi tartışmalı biriyle yaşadığı bu garip birlikteliğin vatandaşa saygısızlık ve haksızlık olduğunu düşünüyor olmamdır.

Sizce de öyle değil mi?

Yukarıda özetle aktardığım yaşanmışlıklarda, millete saygısızlık, haksızlık yok mu?

TRT bir devlet kurumu.

Milletin vergileri ile kamu yararına yayın yapıyor. 

TRT’de öyle herkes program yapamaz.

Program yaptırılacaklar özenle seçilir; o kişiler topluma kötü örnek olmayacak kişiler olmalıdır ve kişiye emeğinin karşılığı olarak kayda değer bir ücret verilir. 

Peki Zerrin Özer’in TRT’de program yapma süreci böyle mi gelişmiştir? 

Zerrin Özer, TRT’de program yapmayı hak etmiş biri midir? 

Zerrin Özer, TRT’de program yaparak kuruma, izleyicilere, millete ne gibi bir katkıda bulunmuştur; ne yönde güzel örnek olmuştur? 

Neticede demem o ki;

TRT’de nasıl bir süreç sonucu program yaptığı ve para kazandığı ortada olan Zerrin Özer’in özel hayatında, bir nevi patronu olan milleti, milletin değerlerini aklından çıkarmaması gerekirdi.  

Hiç değilse TRT’de yaptığı programın hatırına, milletin değerlerine ters ve milletçe hoş karşılanmayacak ilişkilerden uzak durmalıydı. 

62 yaşına gelmişsin, sağlık problemlerin de var ve zaman zaman yürümekte bile zorlanıyorsun… Bu halini gündeme getirip, yardım istemen sonucu lütfedilmiş, TRT’de program verilmiş.  TRT programından kazandığın paralarla hayatını sürdürürken, genç sevgili edinip, gününü gün etme macerasına sürüklenmek Cumhurbaşkanı’na, TRT yönetimine ve millete karşı büyük bir vefasızlıktır, saygısızlıktır. 

Zerrin Özer çıkıp özür dilemelidir; Cumhurbaşkanımızdan, TRT’den ve en önemlisi milletimizden.