Serhan Yetkinşekerci

Serhan Yetkinşekerci

Yeni ‘spor’ League of Legends

Yeni ‘spor’ League of Legends

Malumunuz son dönemde bir e-spor mevzusudur gidiyor. Bilmeyenler için Türkçesi şudur: Bilgisayar başında oyun oynamak.
İşte bu aktiviteye e-spor adı verildi. Artık sporu da pc başında yapıyoruz vesselam.
Bu işin başını ise League of Legends (Efsaneler Ligi) adında bir oyun çekiyor. Kullanıcılarının tabiriyle ‘LoL’
Riot’un 2009’da piyasaya çıkardığı bu oyun, şu anda 100 milyonlarca kişi tarafından çevrimiçi oynanıyor. 
Dönen para da hiç fena değil hani. Riot Games Türkiye Müdürü Hasan Çolakoğlu, günümüzde 750 milyon dolar seviyesinde seyreden e-spor pazarının 2018 sonunda küresel çapta 1,9 milyar dolara seviyesine çıkacağını öngörüyor.
e-spor’un lokomotifi ise işte bu oyun: LoL
Pastanın en büyük payı Lol’e ait. Son dünya şampiyonasında 577 milyon dolarlık bir pazar oluşturdu tek başına.

NASIL BİR OYUN BU?

Kısa bir tanım yapmak gerekirse;
Yüzlerce savaşçı arasından bir tanesini seçip, 5 kişilik bir takıma dahil oluyorsunuz. Takımınızdakiler de sizin gibi. Kimi evinden bağlanıyor, kimi internet kafeden. Aynı şekilde karşınızda 5 kişilik bir takım buluyorsunuz.
Amaç, rakibin kalesini düşürmek. Bütün mesele bunu nasıl yapacağınız. Öyle gidip BAM BAM BAM dalamazsınız karşı tarafa. Taktik yapmalısınız. Kazanmak için hesap kitap, iletişim, yardımlaşma, yetenek ve konsantrasyona ihtiyacınız var.
Her hareketiniz önem taşır, takım oyunu gerekir. Ancak bu gerekliliğin ötesinde, takım olarak tek bir kişiye yenildiğiniz bir an da gelebilir. Bireysel olarak da takımınızın başını yakabileceğiniz gibi, oyunu taşıyan kahraman da olabilirsiniz.
Ya da tüm maçı forse ederseniz ama bir türlü oyunu bitiremezsiniz. Oyun sonlarına doğru bir hata yaparsınız, o pespaye rakip sizi bitirir.
League of Legends, tüm bu yönleriyle fena halde basketbola da futbola da benzer aslında. Öyle ki, futbol kulüplerimiz bu oyuna yatırım yapmaya başladılar.
Önce Beşiktaş atıldı bu işe. 2 yıl evvel ilk e-spor takımını kurdu. Mantıklı bir yatırım zira; az gider, çok gelir, bol reklam.
Arkasından Galatasaray ve Fenerbahçe de birer takım kurdu. Şimdi yurt dışından oyuncu bile transfer ediyorlar.
Bu yılın şampiyonası da geçtiğimiz günlerde tamamlandı. Türkiye Şampiyonu, 1907 Fenerbahçe oldu. Şimdi hedef dünya şampiyonluğu… Gerçi zor. Güney Kore şu anda bu oyunun kralı.

OLİMPİYATLARA DA GİRECEK GİBİ

Uluslararası Olimpiyat Komitesi, e-spor’u gündemine aldı. Olimpiyatların temelini oluşturan spor dallarından biri olan güreşin bile kaldırılmasını tartışan komite, reytingi çekici gelen e-spor’u oyunlar arasında dahil edebilir.
Gerekçelerini açıklayacak güçlü rakamlar da var. Düşünün, Kırkpınar Güreşlerini kaç kişi canlı izlemiştir? LoL, Ülker Sports Arena’daki her karşılaşmada stadı tıka basa dolduruyor 15’lik gençlerle. Tüm ülkede 15 – 25 yaş arasında ekseriyet bu oyunu oynuyor, maçlarını izliyor. Dünyanın birçok ülkesinde de tablo aynı.
Maksadım hor görmek değil. Ben de bir oyun tutkunuyum. Bilgisayarla tanıştığımdan beri hemen her türlü oyunu yıllarca keyifle oynadım. Hâlâ da oynadığım oyunlar var. League of Legends da bunlardan biri.
Ancak, son kertede işin boyutu değişti. Bu hep vardı ama LoL, bu bıçağın sivri ucu oldu. Artık, oyun spora dönüşmeye başladı. İşte bundan hayli rahatsızım.
Oyunu sevsem de, spor olarak kabul edilmesini sevmedim. Gençlerin bu oyuna gereğinden fazla vakit ayırması ise zaten başlı başına bir sorun. (Tamam gençler, biz de oynadık. Hâlâ da arada oynuyoruz ama fazla kaptırmayın) Siz yine spor denildiğinde, zihnen olduğu kadar bedenen de fayda sağlayacak spor branşlarına yönelin. Aman gözünüzü seveyim.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR