Yusuf Akoğul

Yusuf Akoğul

Türkçe giderse Türkiye gider

Türkçe giderse Türkiye gider

Birçoğumuz Oktay Sinanoğlu’nu biliriz. Çoğumuz ismini, başarılarını defalarca duymuş ve kendisini övmüşüzdür…

Ama büyük bir çoğunlukla kimse anlattıklarına kulak asmamış, yazdıklarını okumamıştır. 

Oktay Sinanoğlu diyordu ki: 

"Türkiye'nin kurtuluşu, Türkçe'nin kurtuluşuna bağlıdır. Türkçe giderse ne Türkiye kalır ne Türk dünyası ne de Türk!"  
Acaba ne demek istiyordu, neyin önemini vurguluyordu? 

Millet her nesilden nesle yeniden doğar. Çünkü; milleti, millet yapan yüzyıllar boyunca gelişmiş olan kültürüdür. Kültür ise nesilden nesle her safhasıyla eğitim ile aktarılır. Eğer ki eğitim ile kültüre sahip çıkılmaz, korunmaz ve değerler doğru bir şekilde aktarılamazsa o milletin yapısında sarsıntılar başlar. İnsanları bir arada tutan değerlerden uzaklaşılırsa o toplum kendi benliğini unutur ve başka medeniyetlerin kültüründen etkilenir. 

Kültürü oluşturan temel yapı taşı ise dildir. 

Dil bozulduğu zaman haliyle kültür de bozulur. Kültürü bozulan bir millet ise geçmişinden uzaklaşır ve asıl değerlerini unutur. Tarihte ne yaşadığını bilmeyen bir neslin geleceğinin teminatı verilemez. Değerlendirme yaptığımız zaman yüzyıl önce hatta elli yıl önce yazılanları anlayamaz haldeyiz.

Türkçemizin başına gelenler, hızla gelmekte olanlar aynı zamanda Türk Milletine neler yapılmış olduğunun, Türkiye'nin başına da neler gelebileceğinin birer açık seçik göstergesidir. Onun için kendisini Türk sayan bu kültürün mensubu olan, içinde hala gerçek vatan ve millet sevgisi olan herkesin artık pür dikkat kesilmesi ayrıyı gayrıyı bırakıp asıl değerlerimize sahip çıkması gerekiyor. 

Bir dilin yaşayabilmesinin ilk şartı eğitim dilinin o dilden olmasından geçiyor. Sömürgeleşmemiş her ülkede eğitim dilinin resmi dilden başka bir dille olması ülke anayasasına aykırıdır. Ve şöyle bir durum da var yabancı dilde eğitim anaokuluna kadar inerse o ülkenin dili bir iki nesil sonra toptan yıkılabiliyor. Bunu bazı Avrupa ülkeleri Kuzey Afrika ülkelerinde uyguladılar.  Diğer bir sıkıntı ise dil ve din yok edilirken Müslüman yer isimleri Hristiyan Roma dönemi adlarına dönüştürülüyor. 

Yabancı dil öğrenmek elbette faydalıdır ama öncelikle ana dili eskisiyle yenisiyle lehçeleri ile beraber öğrenmek gerekiyor. Mesleğini, işini Türkçe ile yapabildikten sonra yabancı dil öğrenmek daha mantıklıdır. 

Türk milletinin yaklaşmakta olan bu korkunç akıbetten korunması için kültürüne sahip çıkması gerekir ve bunun içinde Türkçeye can simidi gibi sarılması gerekir. 

Peki bu sarılmanın nasıl olması gerekir? 

Milletin kültürünü nesilden nesle aktarmada aracı olan eğitimin tüm düzey okullarda Türkçe verilmesi gerekir. Türk milletini tarihten silmek için dışarıdan ve içeriden Türk'ün başına bela edilmiş olan yabancı dille eğitim ihanetine son vermek gerekir. 

Bazı güruhlar, kendini bilmez zihniyetler Türk devletini bölmek için kültürümüzü unutturmaya çalışıyor. Bizim binlerce yıldan beri sahiplendiğimiz hala da bu milletin baş tacı olan kültürümüz, temiz Türkçemiz, değerlerimiz var. Biz tarihimizden ders almak yerine millet olarak samimiyetle bağlanıp yükselmek yerine; ilmini ve bilgisini almadığımız yerine bozuk zihniyetini daha çok aldığımız Batı ülkelerinin etkisine giriyoruz maalesef. 

Son olarak;

‘Türkçe olmadan Türk Kültürü olmaz,

Türk kültürü olmadan Türk Kimliği bulunmaz,

Kimliksizin öz güveni, özüne itibarı yoktur,

Özüne itibarı olmayanın haysiyeti olur mu?

Türk dediğin haysiyetsiz yaşamaz.’

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR