Sosyal medyada ibadet
Sosyal medyanın hayatımızda büyük yer edinmesinden sonra toplum hayatı ve özel hayat karma karışık bir hal aldı.
Artık insanlar her halini sosyal mecralarda paylaşır oldu.
Yerken, içerken, uyurken ve birçok hallerini paylaşan insanlar artık iyice tozutmaya başladı.
Özel hayat ve mahremiyet kelimeleri neredeyse unutulur hale geldi.
Sosyal medyaya karşı bir insan değilim hatta sosyal medyanın gerekli olduğunu savunuyorum, işim gereği de elimden geldiği kadar aktif kullanmaya çalışıyorum.
Ama bence işin dozu gerçekten arttı ve sosyal medyayla insanlar hayatlarını geçirir oldu.
Şu günlerde ise dikkatimi çeken paylaşımlar yuh artık dememe sebep olacak cinsten.
Bazı insanlar olayı başka bir boyuta taşıyarak Allah için yapılan ibadetlerini paylaşma mecburiyeti hissetmeye başladı.
Tamam yap ibadetini ona kimse laf edemez ama her hangi bir sosyal mecradan paylaşma.
Sabah namazı vaktinde atılan ‘en tatlı sabahlar namazla başlar’ gibi sözler paylaşılıyor.
Fotoğraflarını koyup bak ben ibadet yapıyorum reklamını yapmak değil belki amaç ama insanlara bu düşünceye sevk edip günaha davet çıkarıyoruz.
İbadet Allah kul arasında kalınca daha ihlâslı olur diye büyük uyamadı mı bizi.
Hiç duymadınız mı sağ elin verdiğini sol el görmemeli sözünü, gerçekten bu paylaşımlar bu kadarına da pes dedirtti bana.
Beğendiğin dini sözleri, hadisleri, ayetleri paylaş ama ibadeti bu işe karıştırma sonra ne ihlâsı kalır nede sevabı.
Bir zamanlar mecburiyetten insanlar gizli gizli ibadet etmek zorunda kalmış yasak gibi.
Şimdi ise yapılan ibadet paylaşılmak ihtiyacı duyuluyor altına beğeniler, maşallah yorumları geliyor.
Bence ihlâs kelimesinin anlamını aklımıza iyice kazımakta fayda var.
Dini bir terim olarak kısaca açıkladığımızda ihlas, şirk ve riyadan uzak durarak yapılan ibadeti ve işi yalnızca Allah rızası için yapmak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.