Serhan Yetkinşekerci

Serhan Yetkinşekerci

Sizce dünyadaki en büyük tehdit nedir?

Sizce dünyadaki en büyük tehdit nedir?

Amerikan araştırma enstitüsü PEW, tüm dünyada bir anket yapmış.
Yapılan ankette, dünya kamuoyunun tehdit algılaması araştırılmış.
Kim, en çok neyden, niye korkuyor?
38 ülkede 42 bin kişiye sorulmuş: Sizce dünyadaki en büyük tehdit nedir?
ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere 18 ülke, DEAŞ'ı en büyük tehdit olarak görüyormuş.
Mesela Almanlar için 1 numaralı tehlike %77 ile DEAŞ.
2. sırada %66'lık oranla siber saldırıları tehlikeli görüyorlar.
3. sırada ise %63 ile iklim değişikliği geliyor.
Mülteciler ise sıralamanın hayli gerisinde, Almanların %28'i onları bir tehdit olarak algılıyor.
İklim değişikliği ise daha ziyade Güney Amerika ve Afrika ülkelerinin öncelikli kaygısı olarak göze çarpıyor.
Ancak bu konuda başı çeken ülke ise %89'luk oranla İspanya.

Yunanların %88'i dünya ekonomisinin durumunu başlıca tehdit olarak görüyor.
Yüksek bir oran. Sütten ağızları yandı tabi. Korkuyorlar.
Ekonomik olarak yine bin beter vaziyetteki Venezuela'da ise %56'lık kesimin en çekindiği mevzu yine ekonomi.
(Maduro ve can güvenlikleri onlar için ilk sırada olsa gerek)
Polonyalılar ve Macarların üçte ikisi mültecilerin kaynağı olarak Suriye ve Irak'ı kendileri için elzem tehdit olarak değerlendirmiş.
Tüm bu ülkeleri dışarıdan gözlemlediğimiz kadarıyla verilen cevapların hepsi anlaşılır. 
Rakamlar kafada oturuyor.
Gelelim bize
Milletimiz, bu soruya %72 ile Amerika Birleşik Devletleri cevabını vermiş.
Her konuda olduğu gibi bu konuda da ekseriyete tabi değiliz.
Tüm dünyada ABD'nin politikalarını 1 numaralı tehdit olarak değerlendiren tek ülke Türkiye.
Şimdi sorunlarımızı şöyle bir gözden geçirelim:
FETÖ ve PKK haricinde hemen hemen bütün meselelerimiz az önce bahsini ettiğimiz ülkelerle ortak.
Mesela, DEAŞ'tan en çok zarar gören ülkelerden biriyiz. Nice şehit verdik.
İklim değişikliğine ise son günlerde İstanbul'da yaşananları örnek gösterebiliriz.
İstanbullular tabiatın yaşattıkları karşısında aciz kaldı.
Bizse buradan izlediklerimizle ürktük.
Bir diğer sıkıntı mülteciler ve ekonomiye dair endişeler.
3 milyon mülteci var ülkemizde!
Mülteciler ve ekonomiye dair bir parametre göstermeye gerek bile duymuyorum.
Biz tehdidi doğrudan kucağımızda görüyoruz zaten.
Bizim insanımız diğer ülkelerdeki gibi öyle tehdidi önceden görüp, aa bak bu başımızı ağrıtabilir demiyor.
Bence '%72 ABD'nin politikaları' cevabı burada saklı.
Bize göre tehdit, kapıda değil.
Ya da ilerideki köşede caminin karşısında beklemiyor bizi.
Biz bu tehditlerle kol kola yürüyoruz zaten.
Millet olarak sorunun kaynağına bile inmişiz.
Köy şehir fark etmeksizin, okumuş okumamış fark etmeksizin hepimizin cevap belli: Hep Amariga'nın oyunları bunlar.
İşin civcivli yanı tüm bu tehditlerin arkasında da gerçekten Amerika var.
Peki onun arkasında kim var? Sakın biz olmayalım…
DEAŞ, FETÖ, PKK, ekonomiye sokulan çomaklar... (Hatta iklim değişikliği ve depremler. Gerçi bu kısma katılmıyorum ama)
Eyvallah. Tehditlerin önemli bir kısmının kaynağı ABD'nin politikaları diyelim. Kabul.
Ama şu soruları da sormak lazım.
ABD sadece bize karşı mı tehlikeli politikalar yürütüyor?
Ya da ABD dışında bize yönelik tehdit oluşturan başka devletler yok mu? (Kafadan 5 tane sayarız hepimiz)
ABD başka ülkelere de yönelik böyle politikalar yürütüyorsa onlar neden farkında değil? Mahallenin tek uyanığı biz miyiz? Neden kendisi için bir numaralı tehdit olarak ABD'yi görüyor insanımız? Başka toplumlar neden bunu görmüyor? Sebebi 15 Temmuz'u yaşamış olmamız mı? Bence değil.
Biz neden sorunu önce kendimizde aramak yerine, Amariga'nın oyunları deyip işin içinden çıkıyoruz? Nasıl oluyor da bahanelerin arkasına bu kadar kolay saklanıyoruz?
Çünkü sorunu dışarıda görmek işimize geliyor. Oysa sorun içeride.
Millet olarak kendi kendimizi sorgulamayı öğrenemedikçe, o %72'lik oran hiç düşmeyecek.
En acısı da bu. Kendi geleceğimizi kendimiz tehdit ediyoruz ve bunun farkında bile değiliz.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR