Geçtiğimiz hafta askerlerimize yapılan kalleşçe saldırının acısı halen taze. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Geriden kalanlara ve bizlere Allah sabır versin. Bu konu üzerine yazılıp çizilecek o kadar çok şey var ki ne yazıp çizseniz hiçbir kelime, hiç bir cümle bu acıyı tarif edemeyecek. O yüzden kısa keseceğim. Gerekli cevabı ordumuzun vereceğine inanıyorum. Biz şu andan itibaren devletimizin ve ordumuzun aldığı her kararın arkasındayız. Bu toprakların her karışında şehit kanı vardır. Hani diyor ya şair; “kan izi demire bile işler ve asla çıkmaz. Şehit kanının izini ise, dünyanın hiçbir zımparası çıkaramaz. Dünya kâğıdı bu yazıyı ölünceye kadar taşıyacaktır." Bu topraklar şehitlerimizin kanıyla kazanıldı, ilelebet bizde kalacaktır. Dünya ölünceye kadar bu topraklar Türk yurdu olacaktır. Allah ordumuzu muzaffer kılsın!

MÜLTECİLER

Sonunda Avrupa’nın anlayacağı dilden konuşmaya başladık. Sınır kapılarını açarak mültecilerin Avrupa’ya geçişini kolaylaştırdık. Yıllardır Suriyeliler ülkemizden defolsun diye bas bas bağıran aydınlar, şimdide sırf muhalif olabilmek için bunu insanlık suçu olarak nitelendiriyorlar. Ya hu Avrupa ne anlar ahlaktan, erdemden, insanlıktan. Onun tek anlayacağı dil işte bu! Hem sizlerde Suriyeliler ülkemizden gitsin istemiyor muydunuz? Açtık kapıları işte. Daha ne eleştiriyorsunuz. Onların anlayacağı dilden konuşuyoruz. Şimdi Avrupa düşünsün!