Ölçülü olmak aslında bir nevi her şeyin tam kararında kullanılması demek. Bu anlamda kuralcı olmak ile karıştırmamak gerekir. Kuralcı insanlar bazen saçma da olsa kurallar üzerine ısrar ederken, ölçülü insanlar bu anlamda daha esneklerdir. Bu esnekliklerinin sebebi biraz da sorgucu olmalarından kaynaklanıyor bence. Örneğin bir yemek tarifine bile kuralcı insan harfiyen uyarken, ölçülü insan aklın yolundan çıkmadığı sürece uyar. Yani kuralları mümkün mertebe sorgular.

Bu insanların en sevdiğim özellikleri aşırıya kaçmamaları. Böylece diğer insanlara rahatsızlık vermezler ve bundan kaçınırlar. Hatta başkalarına zarar vermek, bu insanların en çok korktuğu ve sakındığı şeylerden birisidir denebilir. Aşırıya kaçmamak adına ısrarcı da olmazlar. Ancak sorgulamayı severler. Sorgulamalarının sebebi, terazinin şaşmasına karşı duydukları korkudan olmalı. Dediğim gibi bu insanların en büyük korkularından biri de aşırıya kaçmak ve başkalarının sınırlarına girmektir.

Benim tanıdığım bütün ölçülü arkadaşlarım, aynı zamanda çekingenler. Bu çekingenliklerinin temelinde yine başkasının sınırlarına duydukları saygıda saklı olmalı. Ancak aynı saygıyı onlar da bekler ve beklentileri karşılanmazsa kibarlıklarından da ödün vermezler.

Bütün bunların yanısıra, harika bir sırdaş ve mükemmel bir danışmandır. Eğer içinden çıkamadığın bir konu varsa ve objektif bir cevaba ihtiyacın varsa, hemen bu arkadaşlarına danışmalısın. Sana kimsenin yaklaşamayacağı netlikte akıllar vereceklerdir…

Ölçülü olmak, korkmak, taviz vermek, taraf olmamak, gerektiğinde karşı çıkamamak, derin sulardan uzak durmak, kaçak dövüşmek, günü kurtarmak değildir. Neyin yanında, neyin karşısında olduğunun bilinmesidir. Aklın önderliğinde vicdanını dengeleyerek hareket etmektir. Her düşüncenin ve eylemin, tüm sorumluluğunu üstlenerek ölçülü söz söylemek ve davranmaktır. Kısaca her zaman ve her yerde dengeli ve ölçülü olmaktır.

Kadim ezoterik öğretilerin tamamı aşırılıktan yana değildir. Duygu, düşünce ve eylemin hep dengeli olması önemle belirtilir. Pisagor da her konuda ölçülüğü önermiş, hiçbir konuda uca gidilmemesini tavsiye etmiştir. O, aşırı erdemin bile kusur olduğuna inanmıştır.

Ölçülü olmak, kişinin kendini bilmesi, nefsini terbiye etmesi, her an davranışlarında aşırılığa kaçmaması anlamını taşır. Ölçülü olmak, ihtiraslarını yenmektir. Bir anlamda İnsan-ı Kamil olmaktır. Sabır ve tahammüldür.