Milli kelimesi arapça kökenli bir kelimedir. Arapçada şerri anlamında kullanılmaktadır. Türkçede ulusal, yerli anlamlarında kullanılmaktadır.
Geçen akşam iki farklı duyguyu bizlere hissettiren iki Milli takım vardı. Evet evet futboldaki başarımız ve başarısızlığımızdan bahsediyorum. Biri son zamanda çok fazla başarıya imza atamayan A Milli Takımımız, bu takım maalesef birkaç yıldır oynadıkları futboldan daha çok yaşanan krizlerle bahse konu olur oldu. Diğeri ise dün itibariyle Avrupa Şampiyonu olan Ampute Milli takımımız bizleri onurlandırdı. Milli forma ne demek, bu formayı üstünde taşıyabilmek ne demek bizlere öğretti. Azmettiler, çalıştılar bunlardan da ötesi şampiyonluğu istediler çünkü onlarda bu ruh vardı. Kendilerinden şampiyon olmaları beklenmese dahi onlar bunu bütün kalpleriyle hissederek başardılar. 
Motivasyon Kaybı
Bugüne kadar gelen A Milli Takımlarımızın uluslararası bir başarısı yok dünya klasmanında çok iyi bir yere sahip değil yani kast ettiğim Avrupa Kupası veya Dünya Kupası gibi bir başarısı yok, lakin eskiden futbol seyircisi olmasa dahi Türk Milletini birleştirici bir etkiye sahipti, yediden yetmişe herkes Milli Takımı izlemeye çalışıyordu. Artık o takımdan eser yok. Benim şahsi kanaatim motivasyonlarının direkt maddiyatla ilgili olması. Eminim bu yazımı okuyanların çoğu benimle aynı duyguları paylaşıyor. Efendim Türkiye şartlarında dünyalık sıkıntısı olmayan yegane insanların Milli Takımda daha iyi oynamaları için para ile motive edilmeye çalışılmaları yanlış bir uygulama. Son zamanlarda oynadıkları futbol ve kamuoyuna mal oluş şekilleri ile de benim bu tezimi doğrular nitelikte. Hepinizin bildiği üzere milletimizin halen cevabını alamadığı prim pazarlıkları muallak durumunu koruyor. Ona buna saldıran ve yine de Milli Takımda oynayabilen. Ulu önder Atatürk’ün "Ben sporcunun zeki çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim" sözünün hiçbir kelimesini anlayamamış ne zeki, ne çevik ne de bunlardan en önemlisi ahlaklı olmayı başaramayan, ruh yoksunu sözüm ona sporcular. Bu Millet sizden her uluslararası organizasyondan kupayla dönmenizi beklemedi. Tabi onu başarsanız aynı bir şeref olurdu lakin Milletimizin beklentisi çıktığı karşılaşmalarda milletimizi onurlandıran bir müsabaka olması, elinden geleni yapması hatta ve hatta elinden gelmeyeni yapmak için çabalaması, bir şuur, bir ruh ile oynaması onun sonucunda yenilmiş olmanın ya da yenmiş olmanın artık önemi kalmayacaktır. Amacım A Milli Takım oyuncularımızı karalamak değil ancak kendilerinden bekleneni yapmak için en azından çaba göstermeleri. Buradan yetkililere bir çağrıda bulunmak istiyorum Milli Takım oyuncularımızı, antrenörlerimizi, direktörlerimizi yani topyekün bütün takımı para ile motive etmeyi bırakın, haklarını tabi ki verin ama motivasyonları maddiyat olmasın. Eminim yetmiş milyonluk nüfusun içinde bu şartlarda o formayı giyecek yüzlerce hatta binlerce yetenekli sporcu vardır.   
Bu köşeden bir kez daha belirtmek isterim ki kimisi geçirdiği kazada, kimisi doğuştan engelli, kimisi vatan savunması sırasında engelli olmuş günlük hayatlarında toplu taşıma araçlarıyla seyahat eden, kontörlü telefon kullanan, tek motivasyonları Milli formayı giymek ve bayrağımız dalgalandırmak olan Ampute Milli takımın on üç oyuncusuna Avrupa Şampiyonu olarak bizlere bu sevinci yaşattıkları için teşekkürü borç bilirim.