24 Haziran seçimlerine sayılı günler kaldı. Milletvekili adayları sahada aktif bir şekilde seçim çalışmalarını sürdürüyor. Vekil adayları,  bu süreçte adeta sıkılmadık el bırakmamaya özen gösteriyorlar. 
***
  Seçim sürecinde milletvekili adaylarının günü oldukça yoğun tempoda geçiyor. Vekil adayları bu günlerde 24 saatin neredeyse 18 saatini ayakta geçiriyor, yorgun ve bitap olmalarına rağmen bir seçmenine daha ulaşabilmek için büyük bir direnç gösteriyor, gecenin sonlarına doğru sesinin kısılmaya gitmesine rağmen de kendini ifade etmeye çalışıyorlar.
***  
  Milletvekili adaylarını gösterdikleri bu kararlılıktan dolayı tebrik etmek gerekiyor. 
***
  Milletvekili adayları seçim sürecinde halka bir araya gelmek için gösterdikleri gayreti nedense Meclis'e girdiğinde pek göstermiyor! Bu durumla ilgili toplum içinde gerçekten büyük eleştiriler var. Vatandaşlar, "seçim zamanında gördüğümüz milletvekili adaylarını vekil olunca göremiyoruz" diyerek haklı bir sebeple yakınıyor. 
***
  Şimdi de aynı durumun tekrarlanma ihtimalinden dolayı vatandaşta endişe var. Çünkü her seçimin ardından milletvekili olan kişilerin bir daha halkın arasına karışmaması yüksek sesten ifade ediliyor. Millet, Meclis'e gönderdiği vekilini her zaman kendi arasında görmek istiyor. Şunu da belirtmekte fayda var. Bazı milletvekilleri ise geldiği konumun hakkını veriyor. Bu örnek milletvekillerimizi her yerde görebilme ihtimaliniz var. Ankara milletvekillerinden örnek vermek gerekirse Sayın Nevzat Ceylan ile Sayın Emrullah İşler'i çok sık vatandaşla iç içe görebilirsiniz. Bu vekillerimize bu vesile ile teşekkür etmek isterim. 
***
   Onun için milletvekili adayları, vatandaşları seçimden seçime hatırlamamalı. Bir milletvekili iyi gününde, kötü gününde vatandaşın yanında olmalı. Her insana yetişmek imkan dışı olsa da halkla buluşmak için gösterdiği bu gayretlerini sık sık göstermeli. 
***
Milletvekili adaylarına birkaç önerim daha olacak. Vekil adayları malum gece-gündüz demeden vatandaşla iç içe olmaya çalışıyor. Farklı görüşteki yüzlerce insan ziyaret ediliyor. Bu ziyaretler sırasında sadece 'bir selam verip de geçeyim' denilmemeli. Ziyaretlerde halkın nabzı iyi tutulmalı ve toplumun sorunları ilk gözden belirlenerek bu çıkan sonuç rapor haline getirilmeli.   
***
Sonrasında ise her şey çorap söküğü gibi gelecektir. Temsil ettiği kitleyi iyi anlayan bir vekil, toplumun yaralarına mutlak derman olacaktır. Sonunda ise millet mutlu vekil huzurlu.