Dünkü vilayetlerimizi bizden alıp sömürürken yoksulluk ve çaresizliğe itilirken, camileri tarihi eserleri yıkılır veya restorasyon yapılırken yetmiyormuş gibi bir de kardeşi kardeşe, şehirleri şehirlere, devletleri devletlere düşman ederken en acımasız sömürülerin yanında kardeş kavgalarında oluk oluk kan akmaktadır. 

Kan, gözyaşı, ölümler Müslüman ve mazlumların yoğun olduğu ülkelerde zalimler sömürü ve ölümleri artıkça mazlumlar, yoksullar kurtuluşları için yok olmamak için çareler aramaktadır. 

Avrupa, çağdaş medeni dünya dediğimiz ülkeler Osmanlı'dan kalan eserleri, camileri, medreseleri ya yıkmış ya da başka bir şeye örneğin, restoran, eğlence yerlerine çevirmişlerdir. Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyetimiz hiçbir yerde ne kilise, ne havra ne de başka inançlara ait yerleri yıkmış ne de başka amaçları dışında kullanmıştır. Tersine Osmanlı diğer inançlara ait insanların mekan ve ibadet özgürlüğünü sağlamıştır. 

Cumhuriyet döneminde nerde bir kilise, havra veya tarihi bir yer var, tamirini, bakımını yapmış İslam'ın dışındaki vatandaşlarımızın her türlü ibadet özgürlüğünün teminatı olmuştur. Yakın tarihte geçmişte kapanan el değiştiren vakıf mallarını da hangi din ve inançtan olursa olsun mallarını iade etmiştir. 

Cumhuriyetimiz bütün dinlerin mensuplarının ibadetlerini özgürce yapmaları için her türlü hizmeti vermiştir Ülkemiz dünyada farklı inançların mensuplarının ibadetlerini yaptığı örnek bir ülke olmuştur. 

Ülkemiz inanç özgürlüğünü sağladığı gibi bütün haklarını vermiş ve korumuştur. Camiyi, kiliseyi, havrayı vs. hiç ayırmamıştır. Buna rağmen Avrupa ve modern dünya dediğimiz ülkeler sadece Müslümanlara İslamofobi gibi kendilerinin cikardiğı düzmece aslı olmayan iftiralarla camilerimize saldırılmakta Müslümanlara yanlış, çağ dışı yöntemlerle sırf inançlarından dolayı rahatsız edilmektedirler. 

Özgürlükten bahseden Avrupa özgürlükleri çiğnemektedir Kendilerinin kurduğu İslam ve Müslümanlarla ilgisi olmayan DEAŞ gibi kurdukları terör örgütleriyle Müslümanları suçlamaktadırlar. Ama suçüstü yakalanmışlardır. İslam'ın emrinde insan öldürme yoktur. İslam insani yaşatmak için vardır. Batı özgürlüklerden uz zalimlerin zulümleri artmaktadır Son gündeme gelen Mescidi Aksa ve Kudüs'ün başkent olma gayretleri Müslümanlara şiddeti ölçülemeyecek büyüklükte bir şamardır, tahriktir. İnanç özgürlüğünü askıya almaktır.