Kutuplaştırma
Türkiye Cumhuriyeti yüzüncü yılında tarihinin en önemli seçimlerinden birisine doğru gidiyor. Bu pazar günü sandık başına gidip oyumuzu kullanacağız. Seçimlerin dostluk, kardeşlik içerisinde, bir bayram havasında geçmesi gerekirken maalesef siyasetçilerin üst perdeden kutuplaştırması sebebiyle istemediğimiz olayları yaşamaktayız.
Geçtiğimiz günlerde Erzurum’da yaşanan olaylar yalnızca basit bir taş atma olayı gibi görmemek gerekir. Nitekim huzura ve istikrara ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde ülkemiz üzerinden emellerini gerçekleştirmek isteyenlere fırsat vermemek gerekir. En ufak bir kıvılcım tüm ülkeyi sarabilir, büyük olaylara dönüşebilir. Erzurum’da yaşanan olayları kesinlikle tasvip etmiyoruz. Siyasetçilerin artık insanları kutuplaştırmaması, aksine birleştirmesi gerekmektedir. Türk Milleti’nin kutuplaşmaya, ayrışmaya ihtiyacı yoktur. Artık bu siyasetten vazgeçilmelidir. Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın bu konuda örnek alınacak davranışlar sergilemesi çok kıymetlidir. Nitekim diğer cumhurbaşkanı adaylarından randevu isteyip onlarla görüşmesi, seçimin düşmanlar arasında yapılmadığını, her bir adayın bu milletin evladı olduğunu Türk Milletine göstermiştir. Aynı durumu tüm siyasetçilerin yapması gerektiğini düşünüyorum.
Bu konuda şehit lider Muhsin Yazıcıoğlu’nun “Seçimler kavga aracı olmasın, sel gider kumu kalır, bu seçimde gider ama sizler yine akraba olarak, komşu olarak birlikte yaşamak zorundasınız.” Sözünü çok kıymetli buluyorum.
Yazımı sonlandırırken Pazar günü yapılacak seçimde tüm adaylara başarılar diliyor, Türkiye Cumhuriyeti’ne en iyi şekilde hizmet edecek, Türk Milletini çağdaş medeniyetler seviyesine ulaştıracak bir adayın kazanmasını diliyorum.