Allah’a yakınlaşmak anlamına gelen “kurban” ibadeti kurban olarak kesilmesi uygun olan hayvanın, ibadet niyetiyle usulüne uygun şekilde kesilmesidir. Kurban kesen, Allah’a yaklaşmış olur ve O’nun hoşnutluğunu kazanmış olur. Kurban, aynı zamanda bir sosyal yardımlaşma ve dayanışma örneğidir. Kesilen kurbanlar yoksullara yardım için bir fırsattır. Bu fırsatı Allah’ın rızasını kazanmak için en şekilde değerlendirmeliyiz. 
Kurban kesecek vatandaşlarımıza bazı hususları hatırlatmakta fayda var diye düşünüyorum. Kurbanı, kişinin kendisi kesebileceği gibi vekalet yoluyla başkasına da kestirebilir. Zira kurban mal ile yapılan bir ibadettir. Mal ile yapılan ibadetlerde ise vekalet caizdir. Vekalet yoluyla kurban kestiren kişi kendi bulunduğu yerde birisine vekalet verebileceği gibi, başka bir yerdeki kişi veya kuruma da vekalet verebilir. Vekalet, sözlü veya yazılı olarak ya da telefon, internet, faks ve benzeri iletişim araçları ile verilebilir. 
Vekalet ile kurban kesimi gerçekleştiren birçok dernek ve kuruluş bulunuyor. Bunları mazlum coğrafyalarda ve insani yardıma ihtiyaç olan kriz bölgelerinde kesim gerçekleştiriyorlar. Yardım kuruluşları insanların güvenini tazelemek adına yeni teknolojileri kullanmaya başladı. Vekalet olarak aldıkları kurbanların kesim ve dağıtım görüntülerini videoya çekerek internet sitelerinden izleme imkanları sunuyorlar. Böylece bağış yapanlar kurbanlarının nerede ve nasıl kesildiğine gözleriyle şahit olabiliyor. Vatandaşlarımızın köklü kuruluşlara ve teknolojik imkanları kullanarak güven veren yerlere kurban bağışında yapmaları daha uygun olacaktır.
Diyanet İşleri Yüksek Kurulu, kurbanlıkların kredi kartı, banka kredisi ve taksitle alınabileceğini ancak, bankanın gecikme veya faiz uygulamasından sakınmak gerektiğine karar verdi. Diyanetin açıklaması bu yönde de olsa insanların mecbur kalmadıkça kredi kartı ile kurban kesmekten kaçınmaları  daha doğru olur diye düşünüyorum. Banka üzerinden kurban bağışı yapacakların da mümkün olduğu ölçüde katılım bankalarını tercih etmesini öneriyorum. 
Kurban toplumda kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu canlı tutar, sosyal adaletin gerçekleşmesine katkıda bulunur. Bayramda insanlar dostlarını akrabalarını, büyüklerini ziyaret etmeli, ihtiyaç sahiplerini ziyaret edip onların ihtiyaçlarını gidermeye çalışmalıdır. Bayramları tatil için fırsat olarak görmeye başladık. Bu durum gelenek ve göreneklerimizi unutmamız tehlikesini doğuruyor. Müslüman âlemi olarak yılda 2 tane dini bayramımız var. Bayramlarda öncelikle dini görevlerimizi yerine getirmeye gayret etmeliyiz. Bu bayramda kafamızda ne kadar tatil fikri de olsa büyüklerimizi ziyaret etmeyi ihmal etmeyelim. Damağınızı, ruhunuzu ve çevrenizi tatlandıran mutlu, umutlu ve bereketli bir bayram olmasını diliyorum.