Binlerce kişinin hayatına mal olan koronavirüsü unuttuk sanki!

Koronavirüs belasıyla mücadelede olmazsa olmazlardan maske, mesafe ve temizlikle aramıza adeta mesafe koymuş gibiyiz.

Görülüyor ki "yeni normale" göre hiç hareket etmiyoruz.

"Vur çatlasın çal oynasın" kafasıyla hiçbir şeyden geri durmamaya gayret ediyoruz!

Sokakları, meydanları, AVM'leri, düğün salonlarını, sahilleri yani kalabalık olarak aklınıza gelebilecek her yer doldurduk.

Tamam herkes eski günleri özledi; ancak bu salgını bertaraf etmek için de bu kurallara uymak zorundayız.

Eğer biz rehavete kapılmaya devam eder, uyarıları kulak arkası edersek kısıtlamalar yeniden gelebilir!

Kim ister ki kısıtlamaların yeniden gelmesini?

Hatırlatmak isterim ki kısıtlama demek, tekrar eve kapanmamız, ekonominin çarkları dönmemesi vs. vs. demek 
Allah muhafaza bu olumsuz durumun yeniden yaşanmasını istemeyiz. 

Artan vakalardan dolayı bazı ilçelerde kısıtlamalar geldi bile.

Örneğin memleketim olan Çankırı’nın Şabanözü ilçesinde Umumi Hıfzıssıhha Meclisi’nce geçtiğimiz hafta pandemiyle mücadele kapsamımda bazı önlemli kararlar alındı. Başkent Ankara’ya 1 saatlik mesafede olan ilçede asker uğurlama, düğün, nişan merasimlerinde canlı müzik, bayrak dikimi, tören yapımı ya da konvoy oluşturulması, kına veya asker kınası eğlencesi düzenlenmesi gibi her türlü faaliyetlere hiçbir şekilde müsaade edilmemesi kararlaştırıldı. 

Yurdun çeşitli yerlerinde de buna benzer kısıtlamalar getirildi. 
Bu kısıtlamaların ülke geneline yayılmaması için tedbiri elden bırakmamak gerekiyor.

Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca’nın şu uyarılarını dikkate almamız şart: “Bu rahatlık devam ederse tablonun olumsuz yönde gitmesi kaçınılmaz. Biz yeniden ciddi kısıtlamalar getirmeden vatandaşlarımız rehavetten kurtulsun. Aksi halde bölgesel olarak gerekli kararları yeniden almak zorunda kalırız."