Öncelikle 23 Haziran da yapılan İstanbul seçimini kazanan Sayın İmamoğlu’nu tebrik ediyorum. Türkiye bir seçimi daha yüzünün akı ile tamamladı. Kazanan şu veya bu parti değil halk kazanmıştır,  millet kazanmıştır, demokrasimiz kazanmıştır. Özellikle seçimin olumlu bir havada geçmesi, liderlerin verdiği,  gerginliği giderici mesajları ayrıca sevindiricidir ve  halkı rahatlatıcıdır.   Halk seçim stresini üzerinden atmıştır. Millet iradesi sandığa yansımıştır. Dolayısı ile herkes sandıktan çıkan sonuca razı göstermiştir. Bu sonuçların Türkiye’nin iç ve dış politikasını etkilemeyeceği kanaatindeyim. İstanbula ve Türkiye’ye hayırlı olsun. 

    Diğer taraftan halk bir stresi üzerimden tam attım derken,  tamam rahatladım diye düşünürken, Kırıkkale Üniversitesinden gelen haberle sarsıldı.  Kırıkkale Üniversitesinde İstiklal Marşımızın yasaklandığı ile ilgili söylentiler ve bu söylentilerin sosyal medyada ışık hızı ile yayılması kelimenin tam anlamı ile bir şoktu. Söylentimi gerçek mi yoksa bir provokasyon mu olduğu ilk anlarda anlaşılamadı. Yayınlanan görüntüler heyecanı daha çok artırdı.  Bilgi kirliliği ise en üst seviyedeydi. Her kafadan bir ses çıktı. Gerçekte ne olduğunu kimse bilemedi! İddialar, söylentiler ve duyumlardan bahsedildi.

Olayın hemen akabinde,  Kırıkkale Üniversitesinden konu ile ilgili resmi bir açıklama yapıldı.  Ama konuya tam olarak açıklık getirildiğini düşünmüyorum. Resmi açıklama aynen şöyle;

    “Sosyal medyada Üniversitemizin mezuniyet töreninde, İstiklal Marşı’mızın okutulmasının yasaklandığı şeklindeki ithamlar gerçeği yansıtmamaktadır. Üniversitemizin Mezuniyet töreninde İstiklal Marşımız, coşkulu bir şekilde 500’ün üzerindeki protokol, mezunlarımızın aileleri, mezun öğrencilerimiz ve öğretim elamanlarının katılımı ile okunmuştur. Bu coşku hem Kırıkkale Valiliği hem de Kırıkkale Üniversitesi internet sayfasında görülebilir. Bahse konu görüntüler bir bölümümüzün yapmış olduğu programda kaydedilmiştir. Görüntülerde İstiklal Marşı’mızın siyasi içerikli olmasından dolayı, yasaklanma kararı alındığı ifade edilmektedir. Böyle bir karar yoktur. Kullanılan ibare maksatlı ve üniversitemizin itibarını zedelemeye yönelik bir provokasyondur. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”
    Üniversitenin yaptığı resmi açıklama kamuoyunu yeteri kadar tatmin etmemiştir. Şöyle ki; 

1-    Açıklamada, “… Bahse konu görüntüler bir bölümümüzün yapmış olduğu programda kaydedilmiştir….” Denilmektedir. Bahse konu olan yer Kırıkkale Üniversitesi  Eğitim Fakültesi Nurettin Topcu Konferans Salonu’dur. Bu programda İstiklal Marşı okunmuş mudur? Okunmamışsa, ilgililer hakkında ne gibi bir işlem yapılmıştır?

2-    Açıklamada, “…Kullanılan ibare maksatlı ve üniversitemizin itibarını zedelemeye yönelik bir provakasyondur….” Denilmektedir. Bunu yapan öğrenci mi? Öğrenci ise ne gibi bir işlem yapılmıştır? Bildiğimiz kadarı ile emniyet tarafından malum şahısların ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldığıdır. Şayet bu bir provokasyon ise  toplumu geren, tedirgin eden, galyana getiren üniversitenin itibarını zedeleyen bu şahısların serbest bırakılması ile ilgili bir itirazınız oldu mu? Savcılığa suç duyurusunda bulundunuz mu? Bulunmadınız ise neden?

3-    Gerilimin ardından kürsüde konuşma yapan Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Aydoğan, “Mehmet Akif’in İstiklal Marşı’nı elbette ki bizim ülkemizde kimse yasaklayamaz. Böyle bir şey yok. Ama bazen törenlerin anlamı değişebilir, okunmayabilir” şeklinde konuşması sizce doğru mu? Doğru ise hangi anlamda doğru? “Törenin anlamı değişebilir” ne demek? Okunmayabilir ne demek? Doğru değilse sayın Dekan ile ilgili her hangi bir işlem yapıldı mı?
Bu ve benzer sorular kamuoyu tarafından merak edilmektedir. En kısa zamanda Rektörlük tarafından bu ve benzeri soruların cevaplanacağını ümit ediyor, merakla bekliyoruz!

    İstisnasız herkes şunu çok iyi bilmelidir ki, İstiklal Marşı’mızı okutmamak, okunmaması için bahane üretmek, konu ile ilgili spekülasyonlar yapmak kimsenin haddi değildir. 

İSTİKLAL MARŞIMIZ BİZİM İSTİKLALİMİZDİR. HÜRRİYETİMİZDİR. ÖZGÜRLÜĞÜMÜZE DÜŞKÜNLÜĞÜMÜZÜN İFADESİDİR. DUYGULARIMIZIN TERCÜMANIDIR. TÜRK’ÜN, YA İSTİKLAL YA ÖLÜM ŞİARININ BİZATİHİ KENDİSİDİR. MİLLİ MÜCADELENİN ANLATIMI, TÜRKÜN KAHRAMANLIK DESTANIDIR. İSTİKLAL MARŞIMIZ, GEÇMİŞİN, BU GÜNÜN VE GELECEĞİN TARİHSEL MÜCADELEMİZİN IŞIĞIDIR, REHBERİDİR. İSTİKLAL MARŞI TÜRK MİLLETİ, TÜRK MİLLETİ İSTİKLAL MARŞIDIR. İSTİKLAL MARŞI’NI YOK FARZETMEK, TÜRK MİLLETİNİ YOK FARZETMEKTİR. 

ÜNİVERSİTELERİMİZ İLİM VE İRFAN YUVALARIDIR. GELECEĞİMİZE IŞIK TUTAN MEKÂNLARDIR. BURALARA KARANLIKLARIN ÇÖKMESİNE, IŞIKLARININ SÖNMESİNE,  KİME VEYA KİMLERE HİZMET ETTİĞİ BELLİ OLMAYAN YERLER HALİNE GETİRİLMESİNE ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ. KONUNUN TAKİPCİSİ OLACAĞIMIZDAN KİMSENİN KUŞKUSU OLMASIN. 

İsmet TAŞ – İç Anadolu Birliği Genel Başkanı
                    Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanı