İsraf malı helak etmek faydasız hale getirmek, dine ve dünyanın mubah olan işlerine faydalı olmayacak şekilde sarf etmektir. Resulullah (s.a.s) ailesinde israf yapmamaya özen gösterirdi. İsraf gereksiz yere harcamak saçıp savurmaktır; Bu nedenle Allah (C.C) tarafından yasaklanmıştır. Allah (C.C) verdiği nimetlerden ihtiyacı kadar faydalanmak gerekir. Peygamber (s.a.s) göre hangi konu olursa olsun sınırı aşmak, ölçüsüz hareket etmek israftır. Yüce Allah yiyiniz, içiniz israf etmeyiniz buyurarak israfı yasaklamıştır. İsrafın kötü olmasının birinci sebebi malın kıymetli olmasıdır. Mal ise Allah-u Teâlâ’nın verdiği bir nimettir. Allah’ın bize verdiği nimetleri gereksiz ve Allah’ın istemediği şekilde harcamak haramdır.

Bir hadisi şerifte de şöyle buyrulmuştur; Akrabaya hakkını ver, yoksula ve yolda kalmışa da. İsraf ederek saçıp savurma İsra Suresi 26. Ayet. Günümüzce düşünürsek çok israf görüyoruz Allah’ın verdiği nimetler çöplerde, bu çok yanlış ve haramdır. Allah bizlere bol nimetler şükretmiş ki bunları biz gereksiz yerlerde kullanıyoruz. Giyim, kuşam ev eşyaları hepsini gösteriş için yapıyoruz. Bunlar Allah-u Teâlâ’nın sevmediği ve istemediği şeylerdir. Fazla yemek israftır. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki; Âdemoğlu midesinden daha şerli bir kap doldurmamıştır. Âdemoğluna belini doğrultacağı kadar lokma yeterlidir. Yemek yediği zaman midesinin üçte birini yemeğe, üçte birini su içmek, üçte birini de nefes almaya ayırsın buyuruyor. Allah-u Teâlâ bizlere çok güzel nimetler vermiştir. Bunları iyi bir şekilde değerlendirmeliyiz. İsraf etmemeliyiz aşırılıktan geri durmalıyız Peygamberimiz (s.a.s) çok sade bir hayat sürdürmüştür. O gençliğinde ve Hz. Hatice (r.a.) ile evlendikten sonra, ticaret yapmış ve varlıklı bir aile hâline gelmiştir. Buna rağmen o hiçbir zaman sade yaşantısını terk etmemiştir. Onun kıyafetleri, sade ve gösterişten uzaktı. Ev eşyaları konusunda da israftan sakınırdı. Onun evine, ihtiyaç olmayacak eşyalar satın alınmaz, ihtiyaç olan eşyalar kullanılırdı. Yiyecekler konusunda da israftan sakınılırdı. Evdeki ekmek artıkları atılmaz, mutlaka değerlendirilirdi. Yemekler israf edilmez, sofrada fazla çeşit bulundurulmazdı. Kızı Fatma’nın düğünü çok sade olmuş, lüks ve israftan kaçınılmıştır. 

Bir gün Peygamber Efendimiz (s.a.s) sahabelerinden birinin abdest alırken suyu israf ettiğini görür bu israf nedir? Diye sorar Bunun üzerine sahabe Abdestte israf olur mu?  diye karşılık verir. Peygamberimiz (s.a.s) akan bir nehrin kenarında bile olsan, normal bir miktarın üzerinde su kullanman israf olur buyuruyor.  Biz bu hadiselere bakacak olursak o zamanın şartlarını da düşünürsek musluk yok evlerde su yok şimdi her yerde sular, çeşmeler açıyoruz hiç umurumuzda bile olmuyor bunları çok önemsemeliyiz israf etmemeliyiz. Peygamber Efendimizin sünnetine uymalıyız. Peygamber Efendimiz bir hadisinde de şöyle buyurmuştur; “Hiçbir kul kıyamet gününde, ömrünü nerede tükettiğinden, ilmiyle ne gibi işler yaptığından, malını nereden kazanıp nerede harcadığından, vücudunu nerede yıprattığından ve bildiklerini yaşayıp yaşamadığından sorguya çekilmedikçe, bulunduğu yerden kıpırdayamaz” buyurmuştur. Allah (C.C) bizlere israfsız bir hayat bildiklerimizle amel eden hayırlı işlerde bulunan malımızı güzel yerlerde harcayan kişilerde olmayı nasip etsin. Bizlere helal rızıklar versin Rabbim bizleri yaptığımız günahlarımızı affetsin. Selam ve Dua ile.