Anadolu... Kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış, üzerinde binlerce yıllık insanlık  tarihinin yaşadığı, buram buram tarih kokan, devletler kurulup, devletlerin yıkıldığı, her karış toprağından tarih fışkıran bir kutsal coğrafya. Bu coğrafyada birçok medeniyetler yaşamış ve bıraktıkları eserler günümüze kadar gelmiştir. Elbette binlerce yıl öncesinden bahsediyoruz.

Örneğin, Milattan Önce (M.Ö)1600 lü yıllarda tarihte bilinen ilk anlaşma olan Kadeş Antlaşmasını imzalayan, İç Anadolu’da yerleşmiş olan Hititler, Antik çağdan günümüze tarihin en eski eserlerini bırakan, Orta Anadolu’da yaşayan, Kimmerler tarafından yıkılan Frigler, Tunç çağında ortaya çıkmış, parayı bulan ilk medeniyet olarak bilinen, M.Ö. 6. cı yüz yıla kadar, Marmara ve Ege Bölgesinde hüküm sürmüş olan Lidyalılar,

Yine Antik çağda İzmir ve Aydın bölgelerinde yaşamış, Selçuk İlçesinde Efes antik kenti inşa eden, birçok eserler bırakan İyonlar, Doğu Anadolu’da Van’da hüküm süren tarihin en eski ve en önemli uygarlıklarından birini kuran Urartular, Güney Asya’dan Anadolu’ya gelen, Zerdüşt bir halk olarak bilinen, Anadolu kültürünü etkilemiş olan Persler...

Ayrıca Anadolu’da, Pers, İskender ve Roma İmparatorluklarının yanı sıra, Bitinya, Pontus ve Bergama Krallıkları kurulmuş bunların her biri Anadolu’da derin izler bırakmışlardır.

Diğer taraftan, Güneydoğu Anadolu’dan başlayarak Basra Körfezine kadar uzanan Dicle ve Fırat arasındaki bölgede yani Mezopotamya’da, Sümerler, Akkadlar, Elamlılar, Babilliler ve Asurlular yaşamış kültür ve medeniyetlerinin bir kısmı günümüze kadar gelmiştir. Örneğin, Sümerler (Türk olabilecekleri tahmin edilmektedir)Çivi yazısını bulmuşlar, Gılgamış, Yaradılış Destanı ve Tufan Hikâyeleri, Akkadla’rın Zafer Anıtı, Elamlıların güzel sanatlar ve süslemeleri, Babillerin Hammurabi Kanunları, Asurlular ise, kütüphanecilik, arşivcilik gibi alanlarda uzmanlaşmış, birçok tarihi ve kültürel eserler bırakmışlardır.

Ve elbette günümüzde yaşayan tarih; ilimde, kültürde, sanatta, edebiyatta tarihte zirveye çıkıldığı, Anadolu’yu Anadolu yapan, Türk-İslam Medeniyetini bu günlere getiren, sadece Anadolu’da değil dünyanın birçok yerlerinde izler bırakan Selçuklular ve Osmanlılar...

Günümüzde; Selçuklu ve Osmanlı medeniyetinden kalma, hala yaşayan yani insanların bulunduğu, hayatlarını devam ettirdiği, saraylar, hanlar, hamamlar, kervansaraylar, kaleler, çeşmeler, camiiler, köprüler, medreseler, sarnıçlar sayamayacağımız kadar eserler bırakmışlardır. Ve tabi ki konaklar. 

İşte bunlardan birisi de, Hamamönü’nde bulunan Altındağ Belediyesi tarafından restore edilen 2009 yılından beri, ilim, kültür, sanat, edebiyat ve tarih sohbetlerinin yapıldığı, şiirlerin okunup türkülerin söylendiği, STK’ların, kamu kurumları ve zaman zamanda şahısların kullandığı tarihi Kabakçı Konağı...

Bu konakta hemen hemen hergün ayrı bir etkinlik, ayrı bir sanatsal söyleşiyi bulmanız mümkün. Her biri birbirinden değerli konu ve konuklarla bu etkinlikler yapılmakta, insanlar hayatın sıkıntılarından, zorluklarından sıyrılarak buraya gelip rahat bir nefes almaktadırlar. Çünkü burada, ne siyasi konular gündeme gelir, ne partiler ne de insanları rahatsız, huzursuz edecek konuşmalar yapılır. Burada insanlar iki saat süren etkinlikte; tarih konuşurlar, şiir okurlar, söyleşi yaparlar, edebi konuları aktarırlar, Anadolu’nun ezgilerini dile getirirler. Sonucunda huzurlu ve mutlu bir şekilde evlerine giderler.

Burada yapılan bütün etkinlikler son derece değerli ve kıymetlidir. Yapılan yüzlerce etkinlikten yer ve zaman darlığından sadece iki etkinlikten kısaca bahsetmek istiyorum. Burada yapılan faaliyetler hakkında bilgi sahibi olmanız açısından.

20 Ocak 2022 Perşembe günü, Başkanlığını yaptığımız, İç Anadolu Birliği ve Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanlığının düzenlemiş olduğu etkinlikte, coşkulu bir kalabalığın katılımı ile Türk Devletleri Teşkilatının, dünü, bugünü ve geleceği konulu konferansta, Pr. Dr. Uğur Ulutürk, konu ile ilgili son derece doyurucu bilgiler vererek kafalardaki bir çok soru cevabını buldu. Akabinde dinleyiciler arasındaki konuklardan bir kısmı anılarını, güncel konuları anlatarak programı zenginleştirdiler. Değişik konu ve konuklar etkinliğe ayrı bir renk kattılar. Program, şiirlerle, ezgilerle son buldu. Misafirler arasında birbirlerini tanıyanlar hasret giderdiler, tanımayanlar tanışıp hasbihal ettiler. Onlarca STK başkan ve yöneticileri, bilim, sanat, şair, yazar ve akademisyen programı büyük bir dikkatle izleyip katkıda bulundular. Bütün katılımcılar günün yorgunluğunu üzerlerinden atmış bir şekilde ayrıldılar. 

21 Ocak 2022 Cuma günü; Dünya Aydınlar-Yazarlar Derneği ve Dünya Söz Akademisi’nin “Ahmet Hamdi Tanpınar ve Beş Şehir” adlı etkinliklerinde, Pr.Dr. Celal Demir ve Pr. Dr. Hayrettin İvgin, konu ile ilgili birçoğumuzun bilmediği konulara açıklık getirerek bilgi dağarcığımızın gelişmesine yardımcı oldular. Programda yine onlarca STK başkan ve yönetim kurulu üyeleri, bilim, sanat, edebiyat insanları, devlet adamları vardı. Hepsinin ortak yanı büyük bir tevazu ve alçak gönüllülük içerisinde söyleşilerde bulundular. Gönüllere hitap eden tam bir edebiyat sohbeti yaşandı. Her konuşmacı farklı kültür ve bilgi birikimleri ile gönüllere su serpti. Gelen konuklar sohbetleri ile kaynaşarak, birbirlerini tanımayan insanlar, arkadaş, dost olarak ayrıldılar. Bir nevi edebiyat dile geldi.

Evet Kabakçı Konağı tam bir, ilim, kültür, sanat, tarih ve edebiyat evi. Bir nevi, “Köy Odası”. Ankara’nın nefes aldığı tarihi bir mekân. Bu konak Ankara halkının yanı sıra Ankara dışından gelenleri de ağırlamakta. 
Bu vesile ile Altındağ Belediye Başkanımız, Dr. Asım Balcı’ya ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

    İsmet Taş – İç Anadolu Birliği Genel Başkanı
    Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanı