“Merdi kıptî şecaat arz ederken sirkatin söyler.” Yani çingene mertlik yapıp kendini överken hırsızlığını anlatırmış. Bu söz nerden aklıma geldi, söze neden bununla başladım? Ben de bilmiyorum. Bugün kaleme alacağım konuyla ilgili olup olmadığını, konuya uyup uymadığını takdirlerinize bırakıyorum. Tilki haberlerini ve konuyla ilgili paylaşımları görünce, bu hafta 30 Altı 30 konusuna değinmeden geçemedim.

30 Altı 30 Forbes Türkiye ödül töreninde, ev sahipliğini yapmaktan ve paydaşı olmaktan onur duyduğunu ballandıra ballandıra anlatmıştı Bakan bey. Ödül alan bazı isimlere geniş bir kitleden tepki gelince, bakanlığın yaptığı açıklama hiçte tatmin edici gelmedi. Zaten en çok eleştiri alan Tilki de tenezzül edip törene gelmemiş. Dilipak ağabey şu haklı serzenişte bulunmuş. 

“ Onlar star yaptı, biz rol model..." yazık çok yazık. Çocuk yaşta yaptığı onca aymazlıklar dillere destan olmuşken, bu rezilliklerle gırtlağına kadar boğulmuş, yüzbinlerce gencimizi satanist düşüncelerle, teşhirciliğe varan pozlarıyla zehirlemişken, hangi akla hizmet böyle bir ahmaklığa göz yumuldu? Anlamak mümkün değil.

NEDİR 30 ALTI 30 ?

"30 Altı 30" Forbes dergisi tarafından 2011 yılında ABD'de ortaya çıktı. Ardından Avrupa ve Asya ülkelerinde başarılı gençler, fikirleriyle projeye dahil oldu. Sonraki yıllarda diğer kıtalardan da katılımcıların eklenmesiyle dünya çapında yayıldı.

Forbes, iki haftada bir yayınlanan bir iş dergisidir. 1917 yılında İskoçya'dan ABD'ye göç eden B. C. Forbes tarafından kurulmuştur.

Forbes Türkiye Dergisi, kendi tanımlarına göre: “Turkuvaz Medya grubuna ait, iş dünyasından haberler veren ‘lider’ ve ‘yenilikçi’ bir ekonomi dergisi olduğu kadar; okuruna dünyaya ilişkin yeni perspektifler kazandıran ve ‘hayatı zenginleştiren’ bir rehberdir.

30 Altı 30 Forbes ödül listesi, bulunduğu sektörü değiştiren, dönüştüren, ezber bozan, insanların hayatına pozitif etki katan, her haliyle ve hareketiyle göze çarpan 30 yaş altı gençlerin belirlendiği "ülkemizden aday olarak başvuran ya da aday gösterilen yaklaşık 500 isim içerisinden ‘Forbes Türkiye’ ve ‘Forbes ABD’ editörleri tarafından incelemeye tabi tutularak belirlenir.

Üç aşamalı olarak yapılan değerlendirme sisteminden geçen adaylar, sadece kazandıkları parayla değil yaptıkları işin oluşturduğu değişim ya da değişim potansiyeli dikkate alınıyor. Ölçülebilir başarı kriterinin yanı sıra adayların bu alandaki etkinlikleri, lider tutumları ve gelecek için bugünden attıkları adımlar değerlendirmelerde önemli rol oynuyor. Yapılan değerlendirmeler sonucunda son 50 listesine kalan adaylar ile yüz yüze görüşülerek kişilikleri, heyecanları, yaptıkları işe olan tutkuları kısacası ‘değişim’ potansiyelleri değerlendiriliyor.”

Bu düşünce, gençlerin önünü açan, onları yüreklendiren, geleceğimize güvenle bakmamızı sağlayan güzel bir düşünce. Ancak, alanında başarılı gençler seçilip, top yekûn çocuklarımıza gençlerimize  örnek birer kişilik olarak takdim ediliyorsa, o gençlerin kendi alanlarındaki  başarılarının(!) yanında kişilikleri, özel hayatları da dikkate alınmak zorundadır.

Kendi alanında örnek gösterilecek başarılarının yanında, kişilikleriyle, kimlikleriyle ve millet olarak bizi biz yapan değerlerimizle de örnek olabilecek başarılı gençler tercih edilmeliydi. Değilse sığ bir kaç kriterle, başarılı(!), örnek(!)  genç diye takdim edilen, fakat hiç bir değer, sınır ve kutsal tanımayan, daha çocuk denebilecek yaşlarda yozlaşmış hayatın tüm rezilliklerini sergileyen, neidüğü belirsiz insanların  çocuklarımıza, gençlerimize örnek diye takdim edilmesi, en masum ifadeyle ahmaklıktır.