İçimizde ne de çok öfke barındırıyor muşuz!
Biz, seçim sathına girdiğimizden bu güne kadar, dışarıdan dört bir tarafımızdan kuşatıldığımızın yanı sıra, kardeş kavgasına dikkat çekerek, seçimin, demokrasinin olmazsa olmazlarından olduğunu, bunun bir yarış olarak görülmesi gerektiğini, kimsenin kimseyi kırmaması, incitmemesi, bırakın hakareti kötü bir söz dahi söylememesi, yan gözle bile bakılmaması, kaybedenin kazananın elini kaldırması, tebrik etmesi gibi toplumsal barışa katkı sağlayacak, defalarca seçimi yaşamış, toplumun nabzını tutan tecrübeli bir gazeteci olarak birçok teklif ve tavsiyelerde bulunmuştuk.
14 Mayıs seçimlerinden sonra büyük bir çoğunluğun buna uyduğunu, şükürler olsun ki seçime gölge düşürecek hiçbir adli vakanın olmadığını gördük. Bu bizim en büyük sevincimiz oldu. Korktuğumuzun olmaması bizi son derece mutlu etti.
14 Mayıs’tan evvel, siyasilerin bir tarafı, kalp işareti yaparak, “ sevgi, barış, demokrasi” dilinin kullanırken, aynı siyasilerin diğer ortağı, “barındırmayacağız, hesap soracağız, yargılayacağız, zindanlarda çürüteceğiz” gibi nefret dilini kullanıyorlardı. Bu da onlar için, “bir terör örgütünün siyasi kolundan başka ne beklenir” diyerek çok da ciddiye alınmamıştı.
Ancak hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı, hele söylenildiği gibi hiç olmadığı 14 Mayıs gecesi seçim sonuçlar belli olur olmaz kendini gösterdi. Yalan, manipülasyon, olmamış şeyleri olmuş gibi gösterme, akla hayale gelmedik söylemler, daha birçok asla kabul edilemez davranışlar.
14 Mayıs’tan sonra kelimenin tam anlamıyla takke düştü kel gözüktü misali gibi içlerinde barındırdıkları öfkelerini dışa yansıtmalarına birçok insan gibi bizde şahit olduk. Sevgiyi, demokrasiyi, hoşgörüyü dillerinden düşürmeyen bu kesim değilmiydi?
Öfke nöbeti geçirip masayı yumruklayanlar, öfkesinden camı çerçeveyi indirenler, kendilerine oy vermeyenlere küfür ve hakaret edenler, kime, nereye veya nerelere saldıracaklarını bilmeden serseri mayın gibi etrafta dolaşanlar, karşı tarafa ağza alınmadık galiz küfürler edenler, en acısı da hepimizin olduğu gibi özellikle de şahsımın çok hassas olduğu depremzedelere yönelik, küfür, hakaret ve aşağılamalarla tam bir öfke sağanağı yaşanmasıydı.
Bu da yetmedi, terör örgütü PKK kendi yandaşlarının kaybettiğini anladıklarında müthiş bir hayal kırıklığı yaşayarak, soysuzca askerlerimize saldırarak, beş evladımızı, kahpece, alçakça, şehit ettiler. Şehitlerimize Allah’ta rahmet diliyorum. Mekânları cennet olsun. Elbette kanları yerde kalmadı. Güya bu alçaklar kendilerine göre mesaj veriyorlardı; “Ya 28 Mayıs seçimini biz kazanırız ya da Türkiye’yi kan gölüne çeviririz.”
Kandilin, “İç savaş çıkartırız” tehdidinden sonra HDP li vekil, “bu gidişat darbe dahil her şeye açıktır” diyerek kaos çağrısı yaptıklarını gördük.
Bakın bu olmadı işte!
Sevgiden, barıştan, kardeşlikten, milli birlik ve beraberlikten, aman yapmayın- etmeyin- eylemeyin kardeş kavgasına fırsat vermeyin gibi insanımızın itidalli, ölçülü, soğukkanlı olması için çağrı üzerine çağrı yapmışsak;
Mehmet Akif’in deyimiyle;
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Aklınızı başınıza toplayın; bu Millet, üç buçuk soysuza, ne boyun eğer ne pabuç bırakır, ne de bu vatanı size yem eder.
Ve sakın unutmayın! Bu Millet, “ her doğan yeni bir güneşte, bir ölür bin doğar.”
Siz sanmayan ki, yanınızda olduğunu bildiğiniz milli ve manevi değerlerine bağlı bu vatanın evlatları susacaklar. Emin olun söz konusu vatan olduğunda, gerisi teferruat derler gereğini yaparlar. Bundan zerre kadar kuşkunuz olmasın.
Sizi ne ipinizi tutan emperyal güçler kurtarır ne de desteğini aldığınızı sandığınız kitle kurtarır.
Deme di demeyin, uyarmadı da demeyin.
Demokratik olgunluk içerisinde adam gibi seçimi yapın, önünüze gelene saldırmayı bırakın. Kaybederseniz alkışlamayı bilin, kazanırsanız da zaten alkışlanırsınız.
İsmet Taş – İç Anadolu Birliği Genel Başkanı
Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.