Hobi Bahçeciliği Gelişiyor
Toprakla haşır neşir olmanın; sebze yetiştirip, tavuk, ördek, kaz beslemenin zevkini yaşayanların, özlemini çekenlerin sayısı günden güne artıyor.
Bu genel bir “doğal”a dönüş süreci bence.
Şehir hayatı artık çekilmez gelebiliyor… Kirli hava, araç gürültüsü, yoğun iş stresi… İmkan ölçüsünde bunlardan kaçıp, “doğa”ya, “doğal”a yönelmek istiyoruz.
Bu noktada örneğin Başkent’te, hobi bahçeciliği büyük bir gelişim içinde.
Değerli okurlar, “eskiye”, “doğa”ya, “doğal”a rağbetin artması, sadece bizim gözlemimiz değil.
Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği Genel Başkanı Fehmi Kiraz’ın, açıklama bizi doğruluyor.
Fehmi Bey, diyor ki:
"Çiftçilerimiz üretime devam etsin, köylerini terk etmesin. Çiftçilik ve tarımsal üretim birkaç yıl sonra daha fazla kar getirecek. Gıda, dünyada ve Türkiye'de önemli hale geliyor. Bu üretim de çiftçiler tarafından sağlanıyor. Önümüzdeki dönemde en güzel meslek çiftçilik olacak. Orta vadede çiftçilik ve tarımsal üretim kazançlı ve önemli hale gelecek."
Aynen öyle.
İnsanlarımız asla köyünü terk etmemeli; asla üretime son vermemeli. Bunu salgın dönemlerinde uluslararası ticaretin asgari düzeye indirildiği hatta bazı ülkelerle askıyı alındığı durumda daha iyi anladık.
Hobi bahçeleri, bugün ciddi bir kazanım sağlamıyor olabilirler… Ama günden güne kıymetlenecek, köy yaşamı ve çiftçilik…
Eminim ki, bugün büyük şehirlerde hobi bahçeciliğine yönelmiş olan vatandaşlar imkanları olsa köylerine çevirirler yüzlerini.
Bugün için bu mümkün değilse bile ilerde mutlaka bunu deneyeceklerdir.
İmkanı olan bunu yapıyor zaten.
Vatandaşlardan duyuyorum, çevremden görüyorum… Başkent’te yaşıyor, burada oturmuş bir işi de var lakin ilerisi için köyüne yatırım yapma gereği duyuyor; tarla alıyor, bağ-bahçe alıyor, ev yapıyor.
Çünkü insanlık modern yaşama, teknolojiye doydu artık.
“Doğa” ve “doğal”ı arıyor; iyi de ediyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.