Haşr Suresi ve Fazileti
Rabbimin sınırsız güçleri olduğunu biliyoruz ve iman ediyoruz. İmanımızda her zaman Allah’a yakınlaşmak için kullanıyoruz. Allah (C.C) bizim yaptığımız ibadetlere ihtiyacı olmadığını düşünürsek anlayabiliriz. Allah bizi sadece bu dünyaya kullarını imtihan için göndermiştir. Bu ibadetleri yaparken de her zaman Allah’ın rızasını kazanmak için çaba göstermeliyiz.
Rabbimiz bizim yaptığımız ibadetleri sadece bizim günahlarımıza kefaret olması için yapmamızı istiyor ve bunları yaparken her zaman en iyiye yani cennet kapılarını (reyyen kapılarını) bize açılması için çalışıp çabalayarak rabbimize ibadet ederek ulaşabiliriz, samimiyetimizden hiçbir şey kaybetmeyerek yapabiliriz.
Rabbim bizlere Salih ameller işlemeyi nasip etsin en güzel ibadetleri rabbimizin rızasına nail olmasını nasip etsin. Bu konulara değinip sizlere Haşr Suresinin önemini açıklayacağım.
Haşr Suresi; adını 2 ayette geçen “Haşr” kelimesinden almıştır. Surenin başlangıç kısmı Beni Nadir Yahudilerin sürgün edilişinden bahsediliyor ve sürgün anlamında “Haşr” kelimesi kullanılmaktadır.
Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah (C.C) teşbih etmiştir, o mutlak güç sahibidir hüküm ve hikmet sahibidir. Surede anlatılmak istenen Allah’ın sıfatları, Yahudilerin sürgün edilmeleri, savaşta kazanılan ganimetlerin taksimi, sonradan Müslüman olmuş insanların önceki Müslümanlar’ın hakkında sözleri kısaca bunlar bahsedilmektedir.
Peygamber Efendimiz hadisi şerifinde de bu konuya değinmiş ve bize “Haşr” suresini sabah akşam okumamızı buyurmuştur. Kim sabahladığında üç kere besmele çektikten sonra “Haşr” suresinin son 3 (üç) ayetini okursa Allah (C.C) ona akşama kadar 70 bin (yetmiş bin) meleği salavat getirmek, istiğfar etmek üzere müvekkel görevli kılar. O gün kişi ölürse şehitlik sevabına yakın bir sevap kazanır. ( Tirmizi, Fedailü Kur’an 22,Mevakıt 65; Müsned,5/26)
“Haşr” suresinin son 3 (üç) ayetinin meali ise şöyledir; Allahtan başka hiçbir ilah yoktur. Allaha samimiyetle bağlanması gerektiğini öğretir. Rabbimiz gizli ve aşikâr olanı hakkıyla bilendir. Rahmandır. Dünyada bütün insanlara karşı çok şefkatlidir. Rahimdir. Ahirette ise sadece müminlere merhamet edendir. Biz her zaman Allah (C.C) yanımızdaymış gibi yaşamalıyız. Çünkü rabbimiz bize şah damarından daha yakındır.
Rabbimiz meliktir. Mülkün gerçek sahibidir. Varlık da onundur, yoklukta onundur. Elimizdeki nimetleri bize emanet eden oldur. Yüce Allah (C.C) Kudüs dür her türlü noksanlıktan uzaktır. O selamdır esenlik ve huzur ve barışın kaynağıdır. Dünyanın türlü sıkıntıları karşısında el açıp yalvaracağımız, sığınacağımız, dayanacağımız Rabbimizdir. O Azizdir yegâne galip, izzet ve şanın asıl sahibidir. Cebbar’dır murat ettiğini her durumda icra eden yaraları saran dertlere derman olan odur.
Her türlü eksiklikten münezzeh olan Rabbimizin eşi ve benzeri yoktur. Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor; “ Allah’ın 99 (doksan dokuz) ismi vardır, kim bu isimleri öğrenip gereğiyle amel ederek sayarsa cennete girer”. Allah-u Teâlâ bize iyi işler yapmayı rabbimizin emrettiği gibi Kurana uyarak yaşamayı nasip etsin Allah’ın bütün isimleri ile amel etmeyi cümlemize nasip etsin. Selam ve Dua ile.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.