İslam dini ve Kuran-ı Kerim ayetleri insanlara göre ayarlanamaz. Yüce kitabımız Kuran-ı Kerim'in ayetlerini doğru anlayıp, doğru yorumlanması lazım. Günümüzdeki çeşitli yapılanmalara bakıldığında, Kuranı Kerim ayetlerini kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaya ve işlerine geldiği gibi yorumlamaya çalışanların olduğu görülmektedir. Bu durum Müslüman’ım diyen insanların kabul edebileceği bir şey değildir. Kendine Müslüman diyen bu şahsiyetler İslamiyet’in de dışında kaldıklarının farkında değillerdir. İslamiyet’in Yüce kitabı Kuran-ı Kerim'e bakıldığında Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’e inen ilk ayetlerde Oku, ikinci ayet de Yaz, üçüncü ayet de Uyan, dördüncü ayet de Uyar denilmektedir. Bunların yazdığı yüce kitabımızı, farklı yorumlayan, insanlara farklı anlatmaya çalışan, kendi çıkarları doğrultusunda hareket eden insanlardan kurtulmamız lazımdır.

FETÖ ve bunlar gibi hain yapıların en çok üzerinde durduğu, Yüce Kitabımız Kuran-ı Kerim de bulunan Maide Suresi 51. ve 52. Ayetleri. Bu ayetlerde açıkça: “Ey inananlar! Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse kuşkusuz o da onlardandır. Şüphesiz Allah zalimler topluluğunu doğruya iletmez. İşte kalplerinde bir hastalık (nifak) bulunanların, "Başımıza bir felaketin gelmesinden korkuyoruz" diyerek onların arasında koşup durduklarını görürsün. Ama Allah yakın bir fetih veya katından bir emir getirir ve onlar içlerinde gizledikleri şeye (nifaka) pişman olurlar.” Denmektedir.

Peygamber Efendimizi, kamyon kasasına bindirip gezdirildiğini simgeleyen zihniyetten ne hayır beklersiniz. Kendi vatandaşlarına silah çeken, kurşun sıkan, kendi halkını öldüren bu sapkın düşünceleri içinde barındıran insanlardan ne hayır beklersiniz. Bu ve bu gibi yapıların Yüce Dinimiz İslamiyet’le ne bağı, ne ilgisi, nede parçası vardır. Bir kere kendimize şunu sormamız lazım, Müslüman Müslüman’ı öldürür mü? Tarihimize ve ecdadımıza baktığımızda böyle bir şey olabilir mi? Bilinen en eski Türk devleti olan Büyük Hun Devletinin Kurucusu TSK'nın atası Mete Han'dan tutunda, ne Büyük Komutan Alparslan, ne Sultan Kılıçarslan, ne Süleyman Şah, ne Ertuğrul Gazi, ne Osmanlı Kurucusu Osman Bey, ne İstanbul Fatihi Fatih Sultan Mehmet ne de  Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk döneminde Devlete ihanet içerisinde bulunanlar elbette olmuştur, fakat hiç bir dönemde bu kadar içimize girip, bu kadar plan yaparak devletin içinde vücut bulmuş, hainlik için planlar yapıp, planlar bozan böyle bir güruh yapılanma görülmemiştir.

İşte bu sebepten ötürüdür ki, Bu hainlerin beslenmemesi ağlayan onca ananın gözyaşları dindirilmeli, annesine, babasına sarılamayan onca yavrunun hesabı sorulmalı, bu vicdansızların dünyaları başlarına yıkılmalıdır. Buradan tüm muhalefet parti liderlerine, Sayın Başbakanımız Binali YILDIRIM’A ve Sayın Cumhur Başkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’A seslenerek şunu söylemek istiyorum. Bu ülke vatandaşlarının ödediği vergilerle bu hainleri beslemeyin. FETÖ terör örgütüne karşı yapılması gereken ne varsa gereği sizlerden ricamızdır. Bu istek Türk halkının sizlerden isteğidir.