Bir süredir başsız ve kolsuz kalan Türk Milliyetçileri tabiri caizse fetret dönemini yaşamaktaydı. Uzun zamandır bir lider eksikliği göze çarpıyor, Türk Milliyetçilerinin görüşleriyle tam anlamıyla siyaset yapacak bir lider bulunmuyordu. Türk Milliyetçileri uzun zaman sonra Türkiye’nin siyasetinde denklem dışı kalmıştı. Bu durumun en çok kimlerin işine yaradığını Türk Milliyetçileri görüyor, ancak kendilerini bu davanın lideri olarak görenler yanlış ittifaklarla sorunu görmezden geliyordu.

Ülkemiz seçim atmosferine girmişken, Türkiye Cumhuriyeti’nin sigortası olan Türk Milliyetçileri’nin böylesine kritik bir seçimde denklem dışı kalmasını, Hizbullah ile Kandil arasına sıkıştırılmasını elbette kabul etmemiz mümkün değildir.

Bu kritik dönemde ateşten gömleği giyerek adaylığını açıklayan Sinan Oğan, Türk Milliyetçilerinin gönlünü rahatlatmış, derin bir oh çekmelerini sağlamıştır. Yaşanan fetret dönemini sona erdirmiş, Türk Milliyetçilerinin liderliğini üstlenmiştir.

Bundan böyle Türk Milliyetçileri, başsız ve kolsuz kalmayacak, liderleriyle birlikte emin adımlarla iktidara yürüyecektir. Kürşad ve kırk çerisinin başlattığı isyanın sonucunda gelen diriliş bu kez de Sinan Oğan’ın yaktığı ateş ile mümkün olacaktır. Ergenekon destanımızda olduğu gibi Türk halkına yol gösterecek ve yeniden dirilmeyi sağlayacaktır. Türk Milliyetçiliği Hizbullah ile kandil dayatmasına karşı olan mücadelesini kazanacaktır. Kritik noktada onlar değil Türk Milliyetçileri olacaktır.

Cumhurbaşkanlığı adaylığında istenen yüz bin imzanın saatler içerisinde toplanacağından kimsenin şüphesi olmasa gerek. Bende bir kez daha imza kampanyasına desteklerimi bildiriyor ve tüm Türk Milliyetçilerini Sinan Oğan için imza atmaya davet ediyorum. Bir kez daha Türk Milliyetçilerinin bitmediğini, bitmeyeceğini göstermemiz gerektiğini düşünüyorum.

Sözlerimi Atsız’ın güzel sözüyle bitirmek istiyorum. “Okuyucular üzülmesin: Çünkü: Bozkurtlar Dirilecektir!