Alperen Aydın

Alperen Aydın

Çeçen Cihadı ve Şehit Lider Muhsin Yazıcıoğlu -4

Çeçen Cihadı ve Şehit Lider Muhsin Yazıcıoğlu -4

Geçen haftaki yazımızın devamını bu hafta yayınlayacağımızı söylemiştik. Kaldığımız yerden devam ediyoruz.
‘’1949 yılında imzalanan Cenevre Anlaşması’nın bütün maddelerinin çiğnendiği Çeçenistan’da sadece savaş suçu işlenmiyor, insanlığın yüz karası soykırım uygulanıyor.
Bir milyon Çeçen nüfusunun 250 bini hunharca katledilmiş, geride kalanlar evlerini yurtlarını terk etmek zorunda kalmışlardır. Bununla yetinmeyen Rus vahşeti Kafkas dağlarında sürek avına çıkmışçasına her gün Çeçenleri vurmaya, işkenceye devam etmektedir.
Dünyanın ne yazık ki seyirci kaldığı bu katliama merkezi Moskova’da bulunan Memorial İnsan Hakları Örgütü bile “vahşetin durdurulması” için feryat etmektedir.
Türkiye’de yaprak kıpırdasa dünyanın dört bir yanından gazeteciler ordusu gelip terör örgütü PKK üyeleriyle bile görüşebilirken Çeçenistan’a bir tek gazeteci girememekte, hür dünyanın gözleri önünde katliam sürerken BM diye bilinen Birleşmiş Milletler Teşkilatı Kafkas Dağları’na sırtını dönmektedir.
Sorunlu bölgeler olarak bilinen dünyanın çeşitli yerlerine “Barış Gücü” gönderen BM’nin Çeçen direnişini terör örgütü olarak nitelendirmesi insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecektir.
Çeçenistan’daki cihadın komutanlarının dünya kamuoyu önünde her fırsatta dile getirdiği “koşulsuz barış” teklifleri Rusya tarafından reddedildiği gibi, çığlıklara dünyanın birçok ülkesi de kulaklarını tıkamaktadır.
Cahar Dudayev’den başlayarak Zelimhan Yandarbiyev, Arslan Mashadov, Abdülhalim Sadullayev gibi seçilmiş devlet başkanlarının art arda şehit edilmesi insanlık tarihinde rastlanmayan zulümdür.
“Çeçenistan’da barış istiyoruz. Hiçbir ön koşula bağlı olmaksızın gerçek bir barış, hemen şimdi!.. Gerçek bir barış, hemen şimdi!..” diyen Abdulhalim Sadullayev’in teklifinden hemen sonra katledilmesi Rusların amaçlarını açığa çıkarmıştır. Dünyanın en önemli stratejik coğrafyasına sahip olan Çeçenistan’da barışın, insan haklarının istenmediği, son Çeçen direnişçisinin şehadetine kadar katliamın devam edeceği anlaşılmaktadır.
Unutulmamalıdır ki “zalimin zulmü varsa, mazlumun da ahı vardır.” Cenab-ı Allah’ın hesabı küresel emperyalistlerin hesabından üstündür.
Başta Türkiye, Türk Dünyası ve İslam aleminin Çeçenistan’daki vahşete daha fazla göz yummayacağına inanıyorum.
Çeçenistan direnişinin şanlı komutanlarından, Türkiye’den giderek cihada katılan Abdullah’ın sözleri kulaklarımızda çınlıyor: “Bizleri unutmadığınıza inanmak istiyoruz.”
Dünya sizi unutmuş olsa da Türkiye’nin, Türkiye’deki Çeçen dostlarının, mazlum milletlerin mücadelesini vermekte olanların varlığına inanın.
Çeçenistan’ı unutmak, insanlıktan vazgeçmek, aynaya bakamamak demektir. 
Yaşasın Bağımsız Çeçenistan... Yaşasın Birleşik Kafkasya...’’

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR