Bu bayramda asırlardır süregelen geleneklerden koronavirüsten dolayı mahrum kaldık. 

Dünya geneline yayılan salgın belası sosyal hayat gibi bayram alışkanlıklarını da sekteye uğrattı. 

Birlik beraberlik ve dayanışmayı sağlayan, herkesin sevgi, saygı ve hoşgörü içinde birbirini kucakladığı, büyüklerin ellerinin öpüldüğü, çocukların sevindirildiği, kalabalık sofralar etrafında toplanıldığı, küslerin barıştırıldığı, ebediyete intikal etmiş aile üyelerinin hatırlandığı günler olan bayram günlerini bu yıl sıradan bir gün gibi geçirdik!

Anlayacağınız sürekli söylediğimiz “Nerede o eski bayramlar?” sözü bu yıl gerçek oldu.
 
Kim derdi ki bir virüsün, hayatı bu kadar çok etkileyeceğini, insanları mağdur edeceğini?

Bu durumu öngörmek zor bekli; ancak bunun olumsuz etkisinden kurtulmak için önlem almak, tedbirli olmak kolay.

Nasıl mı?
 
Uzmanların dediğine kulak verelim yeterli. 

Eğer önlem almazsak önümüzdeki bayramları da hüzünlü ve mahzun geçiririz. 

Koronavirüsü yenmek için tedbirlere harfiyen uyalım ki önümüzdeki bayramda eskisi gibi memlekete gitmek için yola koyulalım,
 Arefe günü mezarlıkları ziyaret edip ebediyete intikal etmiş aile üyelerine dualar okuyalım,
Bayram namazı sonrası cami önlerinde uzun bayramlaşma kuyrukları oluşturalım,
Sevdiklerimizle bayram sabahının kalabalık kahvaltı sofrasına toplanalım,
Eş-dostla kucaklaşıp eskiden olduğu gibi bayramlaşalım, 
Bayramların olmazsa olmazı olan şeker, kolonya ve tatlı ikramlarını geri çevirmeyelim, 
Şeker toplamak için bayramlıklarını giyerek kapı kapı gezen çocuklarımızı sevindirelim,
 
 Huzurevleri sakinlerini ve kimsesi olmayan insanları bayramda yine ziyaret edelim,
Küsleri ve dargınları yine bayramlarda barıştıralım…

Özlediğimiz eski bayramları mutlu şekilde geçirebilmek için koronavirüsü yenmemiz lazım. Onun için de tedbiri elden bırakmayalım!